Hüseyin ERDEM-HELMBRECHTS
Istanbul’dan 28 Ağustos 1964 yılında Almanya’da Hof’a bağlı Helmbrechts kasabasına tekstil işçisi olarak gelen Şükran Kurhan(82), aynı kasabada yarım asırı doldurdu. 32 yaşında eşi Abdullah Kurhan ile birlikte trenle Almanya’ya gelen Yeniköy-İstinye doğumlu Şükran Nine, 1990 yılında Knop’s Sohn firmasından emekli oldu. Amerika’da yaşayan Ahmet Kurhan(65) ve İstanbul’da yaşayan Sevgi Koyun(63) adlı iki çocuk sahibi Şükran Nine, eşi Abdullah Kurhan’ı 1997 yılnda 78 yaşında kaybetti. 2006 yıllık Knop’s Sohn tekstil firmasında 1973 yılında sağ elinin 3 parmağını kaybeden Şükran nine, 1990 yılında 60 yaşında emekli olup ömrünün 6 ayını Türkiye’de, 6 ayını Almanya’da geçiriyor.
Hatıralarla dolu 51 yıl Almanya’ya 32 yaşında gelen Şükran Kurhan, 51 yılını doldurduğu Almanya’da yaşadıklarını anlatırken o günleri adeta tekrar yaşadı. Helmbrechts’in Şükran Nine’si, Almanya’ya yolculuğunu ve farklı bir kültürde yaşadığı zorlukları şöyle anlattı. İstanbul’dan ayrılırken annem 15 günde geri gelirsin, yalnız yapamazsın demişti tam 51 yılım burada geçti. Hala buradayım. İşe başladığımızda 4 kişi bir makinada çalışıyorduk, konuşma bilmediğimden yanımdaki kadınlarla zar zor parmak işaretleriyle anlaşıyorduk. Bir gün yanımda çalışan Hannelore adında Alman bana kızıp sırtımdan itince ben de yanında duran boş şişeyi alıp kafasına vurur gibi yaptım çok korkmuştu. Ben aynı makinada çalışırken dalgınlığıma geldi ve makina arasına sıkışan sağ elimin baş ve serçe parmağı hariç orta 3 parmağımı kaybettim. Elimi bantladılar, ağrılarla 5 hafta sargılı vaziyette çalıştım. İşten çıkartırlar diye kımseye bir şey söyleyemiyordum. Yine bir iş çıkışı lugatı elime alıp bakkaldan pirinç alacaktım. İçeri adım atım pirincin Almancasını onutunca ne isteyeceğimi bilemedim.Bakkaldaki kadın içerde ne varsa bana göstermeye başladı. Hepsine kafa salladım aslında pirinci bile bana göstermiş ama bir anda kendimi kaybettim ve dışarı çıkıp ağlamaya başladım. Bir süre sonra tekrar içeri girdim ve raftaki pirinci gösterdim. Kadın ben sana gösterdim der gibi bir şeyler söyledi. Ben akşam yemeği için hemen eve gidip pilav yaptım bizden mutlusu yoktu. Şükran Nine, zaman zaman duygulanıp aklına geldikçe anlatırken, işveren her hafta sonu zarf içinde bize 50 Mark veriyordu. Maaşımızın ne kadar olduğunu bilmiyordum bile. Ama o para fazla fazla yetiyordu. Para bile biriktiriyorduk dedi. 51 yılda çok zor günler geçiren Şükran Nine, Almanya’yı çok seviyorum. Acı tatlı anılarla tam 51 yıl geçti. 32 yaşında geldiğimde genç bir kadındım, şimdi bu vaziyetteyim. Oğlum Amerika’dan gelip yanımda kalıyor. Ben de onun yanına gidiyorum. Şimdi yaşlandım. Kasabadaki Türk aileler de bana yardımcı oluyor. Yarın ne olur bilemem ama henüz elden ayaktan düşmedim. Bu küçük evimde mutlu bir hayat sürdürüyorum. Burası benim ikinci vatanım diyerek sözlerini tamamladı.