Murat Pehlivan-Oberhausen/ Duisburg Oberhausen’da 2014 yılının başında göreve başlayan doktorluk mesleğinin henüz başında olan, Duisburg’un elit işadamlarından Zafer Can’ın yeğeni, Duisburg’un sevilen öğretmenlerinden Rahmi Koca’nın kızı Hilal Koca, Oberhausen Clemens Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Servisi’nde göreve başlaması ile birlikte hastanedeki doğum oranlarında yükselişin altına imzasını attı.
Başörtüsünden dolayyı dışlanmış
Hastane Kadın Hastalıkları ve Doğum Servisi Şef Doktoru, Carsten Böing ile doğum Servisinin kapılarını gazetemize açan Martin-Luther(Halle-Wittenberg) Üniversitesi mezunu Hilal Koca, daha önce Duisburg’ta bir hastanede staj yaptığı dönemde başörtüsünden dolayı dışlandığını söylerken, katılıkları ile bilinen Katoliklere ait bir hastanede inanılmaz bir hoşgörünün olduğunu altını çizdi. Koca daha önce yaşadığı tecrübe ile iş başvurusu yaparken, şefi Carsten Böinig ile bu konuyu konuştuğunu ve kendisine iki günlük bir deneme imkânı vermesini istediğini söylediğini bu iki gün içinde edindiği izlenimler ile burada göreve başlamayı kabul ettiğini ifade etti. Koca gelinen noktada çalıştığı hastaneden, şeflerinden, arkadaşlarından ve çalışanlarından son derece memnun olduğunu ifade etti. Koca “burada çalışan insanlar gerçekten insana insan gibi değer verip, insanca davranıyorlar” dedi.
934’ten 1100’e
Hastane Kadın Hastalıkları ve Doğum Servisi Şefi, Doktor Carsten Böing, Türk Doktoru Hilal Koca ve Türk hasta potansiyeli ve doğum oranları hakkındaki sorduğumuz sorulara içtenlikle cevap verirken, doğum oranlarında ki artışın altında ki katkıda Hilal Koca’nın da çok etkisinin olduğunu ifade etti.
Böing hastalarının ne kadarının Türk olduğuna dair kesin bir bilgi veremeyeceklerini, çünkü birçok Türk Vatandaşının Alman Vatandaşlığı kimliğini taşıdığını söyledi. Böing” ama yine de oranın oldukça üst seviyelerde” olduğunu belirtti.
Başörtüsünden dolayı düşünmedik değil
Böing “Hilal Koca’yı işe alırken başörtüsünden dolayı düşündüklerini, bunun hastaların geneli üzerinde ne etkiler yapabileceğini sorguladık. Getirisinin ve götürüsünün neler olabileceğini düşündük. Bayan Koca, güler yüzü ve pozitif yaklaşımı ve insanlığı ile kısa zamanda, çalışanların ve hastaların güvenini kazanıp, çok sevilen biri haline geldi. Onun bu yaklaşımı tüm hastalarda, başörtülü bir doktor olması sebebi ile de Türk hastalarının da ayrı bir güvenini kazandık. Türk hastalar onu görünce çok seviniyorlar” dedi. Böing çok yabancı kökenli doktor ve çalışanlarının olduğunu belirtti. Carsten Böing ayrıca “hastanelerinde ki doğum oranlarının Almanya’daki çocuk doğum oranının düşüşüne ters olarak artmasında Duisburg ve Oberhausen’da bazı hastanelerin kapanmasının etkisinin olmasının yansıra verdikleri hizmet kalitesi, temizliği, çalışanlarının güler yüzü ve Başörtülü bir kadın doktorunun olması vesilesi ile de Türk hastalarının kendilerini tercih etmesinin etkisinin olduğunu düşünüyorum” dedi.
Böing, son derece temiz ve rahat doğum hane ve servisi hakkında da bilgiler verirken, servislerinin doğum ve çocuk bölümlerinin 55 yataklı olduğunu belirtip, yaklaşık 1/3 oranında sezaryen doğumlarının gerçekleştiği servislerinde ameliyathanenin de hemen yani başında olduğunu ifade edip aksi durumlarda hemen müdahale şansı ile risk oranını yok denecek dereceye düşürdüklerini belirtti.
Çocuk Bölümü Şef Doktoru da Türk
Clemens Hastanesi çocuk bölümü de Doktor Altan Uçar sorumluluğunda hastalarına hizmet veriyor. Uçar’da diğer meslektaşı Kadriye İnce ile birlikte kendi bölümünde iki Türk doktorunun olduğunu söyleyip, tabi ki bu durumun Türk hastalar üzerinde pozitif etki yarattığını ifade etti. Uçar ayrıca Lübnanlısından, Polonyalısına, Suriyelisinden, Korelisine daha birçok yabancı kökenli doktorun olduğunun altını çizdi.
