TÜRK STK'LAR SALDIRIYI KINADI

İSA AKSOYLU

KÖLN- Fransa’nın başkenti Charlie Hebdo saldırısı,tüm dünyada yankı uyandırırken Avrupada çok daha ses getirdi. Zira olayın yaşandığı kıta Avrupasında 14 milyona yakın göçmen Müslüman yaşıyor. Fransa ve Almanya en çok Müslüman yaşayan ülke konumunda. Avrupa zaten gündemden düşmeyen göçmenlerin başta kutsal değerleri olan camilere saldırılar her geçen artarak devam ediyor. Öte yandan Almanya da Pegida denen bir örgüt Almanya islamlaşıyor gerekçesiyle her Pazartesi başta Dresden olmak üzere Almanya’nın farklı şehirlerinde sokaklara ciddi kalabalıkları indirebiliyor. Geçtiğimiz hafta PEGİDA’ya karşı başta Alman vatandaşlarının dik durarak göçmenlerden yana tavır almasıyla toplumsal uzlaşı sağlandı derken, Parisdeki menfur saldırıyla göçmenler tekrar hedef tahtasına oturtuldu. Almanyada ciddi üye potansiyeline sahip çoğunluğunu dini derneklerin oluşturduğu STK ları 9 Ocak 2015 günü Köln DİTİB Genel Merkez binasında bir basın toplantısı düzenlediler. Buraya başta DİTİB, IGMG İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatları, ATİB, VİKZ, UETD, İslamrad (islam Konseyi Avrupa Caferiler Birliği, MÜSİAD NRW, TÜMSİAD, AAiB, TAB, gibi kurum temsilcileri başkan ve sekreterya düzeyinde toplanarak ortak bir bildiri yayınladılar.

”Paristeki terörist olay hepimizi şoke etti. Özellikle biz müslümanları derinden etkiledi.İnsanın öldürülmesi ırkların taciz edilmesi dinlikle bahane edilemez.Biz bu olayı ço net ve kesin bir şekliyle kınamakla kalmayıp insanların parçlanıp korkutulmalarına izin vermemelerine çağırıyoruz. Bununla sadece İslam değil sivilizasyon kirlendi.Bu canavarca yapılan terörün getirdiği acı yas gerilim ne kadar büyükde olsa Müslümanlık Hıristiyanlık Yahudi dinlerine inanan insanların genel inancını şüphe altında kaldıkları anlamına gelmesin. Onların ibadethaneleri topluluğun güvencesi olarak kalsın. O (mabedler) yerler öç alınacak taşkınlık yapılıp suçsuzlara vurulacak yerler değildir. Günden güne kapımızın önünde savaşsal konfiliklerin fikir ayrılıklarının çok çirkin görüntüleri terörist saldırıları dünya genelinde gözlemlenmekte. Bu olaylar toplumsal ve dinsel birlikteliklerimizin ne kadar kırılgan olduğunu ve bize düşen görevin büyüklüğü misyonunu bizlere yüklüyor.Malesef tarih bize anlatıyorki bu tip olaylar hem bu gün hem geçmişte fanatik ve savaş yanlısı ektremistler, hem içsel hemde dışa dönük müzakere edilmesini gösteriyor.Ama bu olaylar bizim günlük hayatımızın tamamını meşgul etmemeli. Haksız yere kolayca bir dini yada etnik bir kökeni topluluğu hedef almamalı.Terörüstlerin eline fırsat verilmemeli .”denildi.