Hüseyin Yüce-Dursun Ali Baysal
STUTTGART- Yeşiller partisi Stuttgart birinci bölge milletvekili Muhterem Aras eyalet parlamentosunda yaptığı konuşmada önemli vurgular yaptı. İslamiyetin Baden-Württemberg’in bir parçası olduğunu dile getiren Aras, CDU’lu Guido Wolf’u eleştirdi. “Müslümanlar Baden Württemberg’e aittir” sözünüz yetersiz. Sayın Wolf islamiyeti kabul etmeden müslüman olunmuyor. Bu yüzden eğer müslümanlar bu eyaletin bir parçası ise, o halde İslamiyet de bu eyaletin bir parçasıdır” dedi.
Muhterem Aras’ın konuşması sık sık alkışlarla kesildi. 2006 yılında dönemin federal İçişleri Bakanı Wolfgang Schauble’nin İslam Konferansı’nda; “İslam hem Almanya’nın hem de Avrupa’nın bir parçasıdır” şeklinde beyanını hatırlattı. Eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un yanısıra en son Başbakan Angela Merkel’in Tükiye Cumhuriyeti Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nu ziyaretinde de İslamın Almanya’ya ait olduğunu ifade ettiğini dile getirdi. Muhterem Aras globalleşen dünyada yaşanabilirlik kazanmak için, toplumun her ferdinin birbiri ile refah içinde yaşayabilmesi için, karşısındakini tanımaktan başka çarenin olmadığının da altını çizdi. Bilhassa PEGİDA oluşumunun büyüdüğü bu son dönemde şunu göstermeliyiz ki, farklı dinlerden korkmuyoruz. İslamiyeti iyi bilmediğimizden, sorulara yanıt aramadıgımızdan, detayına inmedigimizden ki buna ben de dahilim, karşımızdakinin ne olduğunu bilmiyoruz. Dolayısıyla önyargı ile karşılayabiliyoruz” dedi.
Politikacılardan dürüstlük bekliyorlar
Muhterem Aras konuşmasına şöyle devam etti; “Müslümanlar geleneklerine ve dinin vermiş olduğu emirlere dayanarak bazı hak ve kanun taleplerinde bulunup demokrasinin vermiş olduğu ifade özgürlüğüne dayanarak bunu yapabilirler. Bu topluma ait olduklarını gösterir. Diğer taraftan ise buna karşı sağduyulu ve dürüst bir duruş beklemekteler. Eski büyükşehir belediye başkanı Manfred Rommel’in başlattığı açılım ile yabancıların eyalet için ve ülke için büyük kazanç olduğunu fark ederek bunu desteklemesi ile şehrimizde önyargılar yok edilmeye devam ediyor. Yabancı düşmanlığının önüne geçiliyor. Ümit ederim hem şehrimizde, hem eyaletimizde hem de ülkemizde bunun devamı gelir. Bir başörtüsü, bir müslümanın alkol içmemesi veya domuz eti yememesi bir insana yabancı gelebilir, fakat bu bir tehdit unsuru olamaz ve bu dini reddetme anlamına gelemez. Baden-Württemberg bugün her alanda başarı gösteriyorsa toplumdaki çeşitliliğinden dolayı ve hoşgörülü davranışından ötürüdür. Kozmopolitizm bir eyalet olabilmek bunu gerektirir” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.