HERŞEY TÜRKÇE İÇİN

Muzaffer Çetin-KARLSRUHE, MANNHEİMMannheim Türk Okul Aile Birliği (TOAB) Derneğinin davetiyle tanışma ve istişare toplantısına katılan Karlsruhe Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Gürkan Avcı, ‘Haydi, Türkçe Konuş Benimle!’ adlı dil ve kültür kampanyasını tanıttıktan sonra Almanya’daki Türkçe ve Türk Kültürü derslerinin geleceğiyle ilgili tespit ve önerilerini anlattı. Mannheim TOAB Başkanı Esin Özkan’ın açılış konuşması yaptığı yemekli toplantıda; Yönetim Kurulu Üyeleri, Lale Mahr, İbrahim Öz, İsmail Demirer, Elvan Kahraman, Cafer Öz, Münevver Çeviker, Nizamettin Ayar, Derviş Kahraman ila eski TOAB Başkanı Zeki Polat ile Ümit Arabacı, Meliha Erdoğan ve Mannheim DİTİP Camii Başkanı Bilal Dönmez, Mehmet Ali Şen, Hürriyet Kolçak ila Genel Koordinatör Öğretmen Kazım Yılmaz, Mannheim Bölge Başkanı Öğretmeni Oğuz Yücel, Türkçe Öğretmeni Zeliha Çelme, Folklor Öğretmeni Reyhan Topal hazır bulundu.

MANNHEİM’DA TİYATRO, FOLKLOR, BAĞLAMA VE NEY KURSU..
‘Haydi, Türkçe Konuş Benimle!’ kampanyası çerçevesinde Mannheim bölgesinde Tiyatro, Folklor, Bağlama ve Ney kursunun açılması yönünde projeksiyonların konuşulduğu toplantıda ayrıca hafta içi Türkçe – Türk Kültürü derslerine katılamayan Türk çocukları için hafta sonu “Türkçe Kursu” açılmasına karar verildi.

MANNHEİM’DA TÜRKÇE KURSU VE ETÜT MERKEZİ AÇILACAK
Türk çocuklarının Türkçe – Türk Kültürü derslerindeki başarıları kadar diğer okul derslerindeki başarılarını da önemsediklerini bu itibarla eyaletteki 4. Etüt Merkezi – Dershaneyi Mannheim’da açmayı planladıklarını söyleyen Karlsruhe Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Gürkan Avcı, şunları kaydetti; Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak çocuklarımıza ve vatandaşlarımıza sahip çıkmaya, onların her alanda en başarılı ve faydalı bireyler olmalarına desteklerimizi artırarak devam edeceğiz. Vatandaş ve soydaşlarımız kendilerine ve devletine güvensinler. Bizler, size hizmet etmek ve sizlere sahip çıkmak için buradayız.

TÜRKÇENİN DEĞER VE İMAJI YÜKSELTİLMELİ
Bu bağlamda yaşanan tüm sorunların önüne geçmek için Türkçe en azından seçmeli ders olarak yaygınlaştırılmalı ve etnikleştirmenin önüne geçilmelidir. Türkçe okul müfredatının bir parçası haline gelirse ve Hristiyanlık din dersinin ikamesi olmaktan kurtulursa bu süreç öğrenci ve veliler için yük olmaktan da çıkmış olur. Pedagojik ve sosyolojik faydası açısından yalnızca pragmatist bir adım olarak dahi Türkçenin değer ve imajı yükseltilmeli, Türkçe dersine not verilmeli ve sertifika ile pekiştirilmelidir. Bu Türk ve Alman toplumunun başta entegrasyonuna büyük faydalar sağlayacağı gibi köklü Türk – Alman dostluğunu pekiştiren özel bir nişanesi olacaktır dedi. Yapılan konuşmaların ardından Mannheim Türk Sanat Müziği ekibinin düzenlediği fasıl program dinlendi.