Nebahat Uzun
HAMBURG- Göçmenlerin yoğun yaşadığı Hamburg’un Altona semtinde Selefilerin bir enstitü açması, semtteki sivil toplum ve sosyal kuruluşları arasında endişeye yol açtı. Selefilerin Altona Mörkenstr. sokağında “Din ve Sosyal Konulardan Sorumlu İslam Merkezi” adı altında bir enstitünün faaliyete geçtiğini öğrenen bazı sivil toplum kuruluşları ve güvenlik birimleri bir araya gelerek fikir alışverişinde bulundular. Hamburg’da dini sebeplerden kaynaklanan radikallikle mücadele çalışmaları yapan LEGATO’nun binasında bir araya gelen Hamburg ve Çevresi Türk Toplumu (TGH), Hamburg Alevi Kültür Merkezi, LEGATO, Haus 3, Mörkenstr. Polis Karakolu, Hamburg Anayasayı Koruma Dairesi ve Hamburg Emniyet Müdürlüğü’nden temsilciler, bu yönde ortak ne gibi çalışmalar yapılabileceğini tartıştılar. Konuyu çok önemsediklerini söyleyen TGH Başkanı Nebahat Güçlü, “Bazı kaynaklardan, Selefilerin Şubat başından beri semtimizde bir enstitüyü faaliyete geçirdiklerini öğrenince bazı sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte hemen harekete geçmeyi uygun gördük. Aldığımız bilgilere göre binayı kiralayan kişi Selefi olarak tanınan, gençleri de tuzağına düşürebilecek donanım ve eğitime sahip birisi. Ayrıca ev sahibinin de kişinin Selefi olduğunu bildiği iddiaları var” şeklinde açıklama yaptı.
GENÇLERİMİZ SELEFİ ÇEMBERİNDE
Gelişmelerin semtteki gençler açısından tehlike oluşturduğunu ifade eden Güçlü, “Selefiyeler dini alet ederek gençleri farklı radikalliklere sürükleyen çok tehlikeli bir çeşit tarikat ve bu tehlikeyi çok ciddiye almalıyız. Semtimizdeki tüm kurumları ve insanları bu yönde uyarmayı görev biliyoruz. Daha önce başka semtlerde aktif olan Selefilerin Altona’da da aktif olmasına izin vermemeliyiz. Bu konuda ortak çalışmalarımız olacak ve Mayıs ayında TGH binasında yeniden bir araya geleceğiz” dedi. Bu konuda Hamburg Senatosu’na milletvekili olarak bir soru önergesi veren Güçlü öneergesinde, “Senato Selefilerin Altona’da yer aradığını ne zamandan beri biliyordu ve yer bulamamaları için bir girişimde bulundu mu? Senatonun bu enstitü konusunda değerlendirmesi nedir? Enstitünün nasıl finansa edildiği konusunda Senato’nun elinde bilgi var mı? Çevredeki dini ve sosyal kuruluşlar bu konuda uyarıldı mı ve uyarıldıysa kimlerle bu görüşmeler yapıldı? “gibi sorular yöneltti. Güçlü, gelecek cevabı da kamuoyu ile paylaşacağını sözlerine ekledi.
