‘Ermeni Soykırımı Kararına’ tepkiler sürüyor!
Alman Federal Meclisi’nin Ermeni soykırımı iddialarını tanıyan kararına tepkiler sürüyor. Karar, Almanya’da yaşayan Türk toplumu arasında gerginliğe ve huzursuzluğa yol açtı.
Hüseyin Yüce-Ertan Pehlivan
STUTTGART- Hıristiyan Birlik Partileri (CDU / CSU), Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller Partisi tarafından hazırlanan ve meclise gelene kadar içeriği gizli tutulan Ermeni soykırımı iddialarını tanıyan tasarı önergesinin Federal Almanya Meclisi’nde oy çokluğuyla kabul edilmesi farklı yönleriyle tartışılmaya halen devam ediyor.
Alman makamlarının yaptığı açıklamalarda Almanya’nın Türkiye ile derin ve köklü ilişkilerine vurgu yaparak amaçlarının Türkiye’yi kaybetmek olmadığını ve her şeye rağmen Türkiye ile olan siyasi, ekonomik ve askeri ilişkilerini sürdürmek istediklerini söylemelerine rağmen, alınan bu karar, özellikle Almanya’da yaşayan 3 milyonu aşkın Türk kökenli vatandaş arasında gerginliğe ve huzursuzluğa yol açtı.
Alman Federal Meclisi’nin aldığı bu karar, birbiriyle siyasi, ekonomik ve askeri anlamda uzun ve köklü bağlara sahip Türkiye ve Almanya ilişkilerini olumsuz etkileyecek mi? Bu durum Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerine yansır mı? Bu karar ile birlikte, Almanya’da yaşayan Türk kökenli vatandaşları gelecekte neler bekliyor gibi soruların cevaplarını aradık ve Sizler için sorduk:
ErmeniKarari1
Osman Başer ( Stuttgart Alperen Ocakları Başkanı)
İhanete Uğradık
Stuttgart Alperen Ocakları olarak Alman Federal Meclisi’nin Ermeni iddialarına ilişkin aldıkları kararı şiddetle kınıyoruz. Bu karardan dönmedikleri müddetçe, burada yıllardır emek verip çalışarak, işyerleri açarak Alman ekonomisine katkıda bulunan Türk milletine ihanet etmiş olacaklardır.
Sözde Türk kökenli milletvekilleri de seçimlerde Türk STK’ları kullanarak oy toplayıp, bulundukları mevkilere nasıl geldiklerini, kimlerin oyuyla geldiklerini unutup, Türk toplumunun gözlerinin içine baka baka, yalan uydurma tasarıya evet oyu vererek, Türk toplumuna ihanet etmişlerdir. Hangi yüzle bu toplumun karşısına çıkacaklarını gerçekten merak ediyoruz. Almanya, kendi yakın tarihinde ki katliamlarını unutup, şanlı Türk milletinin içine nifak sokmaktan bir an önce vazgeçmelidir.
Biz Alperen Ocakları olarak Türkiye’de, Alman ajanlarının cirit attığı, PKK’ya destek veren milletvekillerinin bulunduğu Alman meclisinden çıkan bu karara çok şaşırmadık. Bu karar ile; gelecekte Türkiye’de gebertilen teröristler için de bazı kararlar alabileceklerinin sinyalini vermiş oldular. Türk milleti bu oyunları bozacaktır.
Alperen Ocakları bundan sonra, STK’ların yaptıkları programlarda Alman siyasetçi görmek istemiyoruz. Bulundukları programlara da katılmayacağız.
Alperen Ocakları olarak artık, STK’ların hiç bir siyasi farklılık, cemaat, meşreb farklılığı gözetmeden kenetlenip Almanya siyasetçilerine yaptırımlar uygulatmanın yollarını aramalıyız.
ErmeniKarari2
Mahmut Yılmazel (Finans Uzmanı)
Olan Bize Oldu
Alman Federal Meclisi’nin, Ermeni soykırımı hakkında aldığı bu kararın en büyük mağduru biz Avrupalı Türkler olduk. Avrupa’da, yaşayan Türkler için bundan böyle daha sıkıntılı bir dönem başlamıştır.
Tarihin gelmiş geçmiş en büyük soykırımını gerçekleştirmiş olan Almanya, yalnız kalmamak için Türkiye’yi de yanına dahil etmek istedi. Türk kökenli siyasetcileri de kullanmasını çok iyi bildi. Federal Meclis, tarihcilerin görev alanına giren bir konuda fikir yürüttü ve bir mahkeme gibi de hüküm koydu.
Almanya Federal Meclisi’nde 2 Haziran’da yapılacağı çok önceden bilinen ‘Ermeni soykırımı oylaması’ öncesinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yetkilileri ne yaptı? Şansölye Angela Merkel, son kısa altı ay içerisinde beş defa Türkiye’yi ziyaret ettiğinde bu konu ele alınmadı mı? Sayın Cumhurbaşkanımız böyle bir kararın çıkaması yönünde Şansölye’yi ikna edemez miydi? Burada en büyük görev sayın Cumhurbaşkanımıza düşüyordu. Ama görülüyor ki bu görev yapılmamış ve bu konuda maalesef sınıfta kalmışız. Ama yine de bazı şeyler için geç kalınmış değildir. En azından Almanya’da okul ders kitaplarına konulması engellenebilinir. Bunun için hiç beklemeden gerekli adımlar hemen şimdiden atılmalıdır.
ErmeniKarari3
İlter Sancar (Sancar Reifen’in sahibi)
Bilmediğimiz Birşeyler Var
Türkiye kökenli siyasetcileri hiç anlayamadım. Türkiye kökenli siyasetcilere baskı yapılmış olabilir. Bilmediğimiz birşeyler var gibime geliyor. Durduk yerde bu konu neden gündeme geldi? Olmayan bir şeyde neden ısrar ettiler anlayamadım. Aslında bizim için de iyi oldu. silkinmemiz gerekiyor. Ne istediğimiz, ne yaptığımız belli değil. Siyasiler biraz da bizim düşüncemizde olan insanlardan oluşsun.
Bu konuyu tarihcilere bırakmak gerekiyor. Ermeni asıllı pek çok tanıdığımız dostumuz, müşterimiz var. Ama inanıyorum ki bu dostluğumuzu bozamayacaklar.
ErmeniKarari4
Ali Çiftci (Serpa Marketler Zinciri’nin sahibi)
Tarihcilerin göreviydi
Federal Meclis’in aldığı bu kararı hiç doğru bulmadım. Tarihcilerin görev alanına giren bir konuda Alman Federal Meclis’inin kendini yetkili kılmasını yadırgadım. Birinci Dünya savaşı sırasında, kaos ortamında, güvenlik önlemleri nedeni ile Ermeni vatandaşlar, zorunlu göçe tabi tutulmuşlardır. Göç esnasında, yol güzergahında bulunan yerleşik toplum tarafından, bu vatandaşlara zarar verilmiş olabilir. Bunu soykırım olarak tanımlamak oldukça büyük bir yanlıştır. Alman Federal Meclisi’nin böyle bir karara imza atmış olması, uzun geçmişe dayanan Türkiye-Almanya ilişkilerini zedeleyecektir.
ErmeniKarari5
İsmet Harbi (DİTİB Eyalet Birliği Genel Sekreteri)
Karar tamamen siyasidir
Sözde Ermeni Soykırımı tasarısının Alman Parlamentosu’ndan geçmesi veya geçirilmesi tamamen siyasidir. Olayın son zamanlarda Avrupa parlamentolarında özellikle parlamenter sayısının büyük bir azınlığını kapsayan bir uygulama ortamında cereyan etmesi de manidardır. Özellikle son 60 yıl içerisinde Türk insanının Almanya’yı ikinci vatan olarak kabul etmesi, bu ülkenin inşaasına çok büyük katkılar sağlaması, bu ülkeyi savaştan sonra yeniden ayağa kaldırması noktasındaki gayretlerini göz önünde bulundurursak, parlamentonun bu kararı, bu insanlara karşı yapmış olduğu büyük bir kusurdur. Burada yaşayan vatandaşlarımız Almanya’yı benimsemeleri noktasında çok büyük bir zarara uğratılmıştır. Bizim Alman halkıyla devletlerarası dostluğumuz geçmişe dayanmaktadır. Böyle siyasi bir kararın alınmasını asla Türk devleti ve Türk insanı olarak kabul edemeyiz. 6 yüz yıllık adalet düzeni üzerine kurulmuş Osmanlı İmparatorluğu’nun hiçbir döneminde böyle bir kafa karışıklığına yol açabilecek durumlarla karşı karşıya gelmemiştir. İstanbul’un fethi esnasında bütün fermanların Fatih Sultan Mehmet Han’ın iki dudağı arasında olmasına rağmen, vermiş olduğu talimat çok önemlidir: “Hiçbir gayrimüslime, hiçbir çocuğa, hiçbir kadına, hiçbir hayvana dokunulmayacaktır.” Bu zihniyete sahip olan bir neslin soykırım sözünü ağzına almasıyla hiçbir ilgisi alakası yoktur.
Soykırım tamamen siyasidir. Aslında soykırım sözde soykırım demekle Türk insanına yapılan vahşeti biraz olsun örtbas ediyorlar. Bugün ülkemizde başta Erzurum ve Sivas olmak üzere birçok yerde toplu mezarlar bulunmaktadır. Bunlarda Türk insanı yapılan vahşeti gözler önüne sermektedir. Umarım gerginlik önümüzdeki yıllarda yerini biraz daha yumuşak bir ortama bırakır ve bu ülkede yaşayan 3 milyondan fazla Türk insanını gönül rahatlığıyla hayatlarını idame etmeye devam ederler.
ErmeniKarari6
Mustafa Kara (Eczacı-Eski Neckarsulm CDU Belediye Meclisi Üyesi)
Bunların bize bir katkısı olmaz
Alman Parlamentosu’nun ne yazik ki Türk asıllı Milletvekillerinin de onayı ve katkılarıyla 100 yıl önceki 1. dünya savaşında tarihi hiç bir delile dayanmadan, tahminlere göre Ermenilere karşı yapıldığı iddia edilen tasarıyı kabul etmeleri, sadece Türk-Alman ilişkilerine zarar vermekle kalmıyor, içimizdeki Türk Asıllı Milletvekillerinin de Türk halkı ve Türkiye için hiç bir katkısı olmadığını ve yakın gelecekte de olmayacağını gösteriyor.