Duisburg Nord Sivil Toplum Kuruluşları üyeleri, kentte geçen pazar günü bir Türk aileye şiddet uyguladığı öne sürülen polis memurlarının görevden alınmasını talep etti.
Duisburg Uyum Meclisi Üyesi Bekir Sipahi, olayın yaşandığı caddedeki Karaman Derneği’nde Duisburg Nord Sivil Toplum Kuruluşlarınca düzenlenen basın toplantısında, mübarek Ramazan Bayramı’nda Mehmet Kara ve Serdar Buğdaycı’ya park yeri tartışması yüzünden polisin şiddet uygulamasının Alman kamuoyunda büyük yankı uyandırdığını belirterek, polisin bu tavrının kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Sipahi, 60 yıldır Almanya’da yaşayan Türk kökenlilerin ülkenin bir parçası olduğunu vurgulayarak, “Polis şiddeti yıllardır pekişmiş olan dostluğumuza büyük zarar vermekte ve halkın polise olan güven ve sempatisini zedelemektedir. Nitekim polis halka korku salmak değil, aksine halkı korkulara karşı korumakla mükelleftir. İthamlarımız kesinlikle polis teşkilatının kurumsal kimliğine değil, olaya sebep olmuş şahıslaradır.” dedi.
Olaya neden olan polis memurlarının görevden alınmasını talep ettiklerini kaydeden Sipahi, şöyle devam etti:
“Buradan ayrıca siyasilere, adli mercilere ve bütün sorumlulara olay karşısında hassasiyet göstermeleri çağrısında bulunuyoruz. İki vatandaşımıza uygulanan şiddetin medya tarafından, orada bulunan insanların polise hiçbir mukavemeti olmamasına rağmen ‘250 kişi 50 polise saldırmış’ şeklinde yansıtılması burada yaşayanları derinden üzmüştür. Belediye Başkanı’nın olayı değerlendirirken ‘asosyal’ kelimesini kullanmasını, sorumluluk sahibi bir yetkiliye asla yakıştırmıyor ve kınıyoruz. Bizleri çok rahatsız eden bu kelimeden dolayı Belediye Başkanı’ndan özür dilemesini talep ediyoruz.”
AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu da konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:
”Hiçbir sabıka kaydı bulunmayan, sicili tertemiz, Türkiye kökenli Duisburglu bir aile, polisin orantısız fiziki şiddetine maruz kalmıştır. Olaylar, rutin kontrolde hatalı yere park eden aracı tespit eden polis memurunun, kendisini kaybederek şiddet uygulamaya başlamasıyla kontrolden çıkmıştır. Güvenlik kamerası kayıtlarından da polislerin, savunmasız adamın etrafını sardıkları, yere düşürdükleri ve başına defalarca tekme attıkları görülmektedir. Polisin ifadelerini sorgusuz kabul eden ve olanları tamamen farklı bir şekilde yansıtan medya ise bir başka skandala daha imza atmıştır. Basın, yaşanan gerginliği göçmen kökenli yüzlerce kişiden oluşan ‘ayak takımına’ karşı polislerin kendilerini savunması olarak lanse etmiştir. Aynı medya kuruluşları nedense saldırıya hedef olanlara başvurmamış, polisin tutumunu ise hiç sorgulamamıştır. Onlara göre olay, gün gibi açıktır. Nihayetinde söz konusu olan ‘yabancılar’, yani ’sorunlu’ kesimdir. ‘Olay ancak yoldan geçenlerin kameraya aldıkları görüntülerin ve güvenlik kamerası kayıtlarının ortaya çıkmasıyla açıklığa kavuşmuştur. Olayı başlatan ve orantısız, acımasız, sebepsiz bir şekilde şiddet kullananın polis olduğu anlaşılmıştır.”
Olay nasıl olmuştu
Duisburg kentinde yaşayan Mehmet Kaya, aracının içindeki eşyalarını boşaltmak için evinin önüne park ettiği sırada, polis park cezası kesmek istemiş, elindeki eşyayı evine bırakmak için kapıya yönelen Kaya’ya polis önce biber gazı sıkıp, daha sonra da sert şekilde müdahale etmişti. Olayı cep telefonlarıyla görüntülemeye çalışanlar da polisin şiddetine maruz kalmıştı.
Olayın kameralar tarafından tespit edilmiş olmasına rağmen olayla ilgili yapılan açıklamada, iki polis memuruna 250 kişinin mukavemet gösterdiği için takviye kuvvet çağrıldığı ve olaya müdahale edildiğini bildirmişti.