Kâmil Yılmaz
KARLSRUHE – Türkiye’nin Almanya Karlsruhe Eğitim Ataşesi Gürkan Avcı, 2017 -2018 eğitim – öğretim yılında anne babalara çocuklarını ‘Türkçe – Türk Kültürü’ dersine göndermeleri konusunda daha fazla fedakârlık ve daha yüksek bir farkındalık göstermelerini istediği bir mesaj yayınlandı.
Ataşe Avcı, uzun bir tatilin ardından yeni bir eğitim – öğretim yılına başlamanın heyecanını yaşadıklarına dikkat çekerek, “Vatandaş ve soydaşlarımızın eğitime yatırımı iki kadim dost ülke olan Türkiye ve Almanya’nın güçlü işbirliğine ve parlak geleceğine olan yatırımıdır. Bu en değerli yatırım sayesinde Almanya’daki ekonomi, bilim, sanayi, kültür, spor ve sosyal alanlarında Türk çocuk ve gençlerinin adından söz ettirmesi bizlerin en büyük gururu ve mutluluk kaynağı olacaktır” dedi.
‘HAYDİ, TÜRKÇE KONUŞ BENİMLE!’ KAMPANYASI EĞİTİM SEFERBERLİĞİNE DÖNÜŞTÜ
Mesajının devamında eğitime gönül vermiş gurbetçi vatandaşlarımızın desteğiyle, eğitim alanında eyaletimizde son yıllarda her kesimin takdir ve tebrikle karşıladığı, örnek aldığı sevindirici gelişmeler meydana getirmiş bulunduklarını da vurgulayan Eğitim Ataşesi, “İki yıla yakın süredir başarıyla yürüttüğümüz “Haydi, Türkçe Konuş Benimle!” adlı dil, kültür ve eğitim kampanyamız dâhilinde Türk Okul Aile Birliği Derneklerimizin ve ilgili STK’larımızın işbirliğiyle eğitim, sanat, spor, kültür alanlarındaki hizmet ve etkinliklerimiz, kurs ve yarışmalarımız, seminer ve konferanslarımız büyük bir eğitim seferberliğine dönüşmüştür” şeklinde konuştu.
VATANDAŞ VE SOYDAŞLARIMIZ EĞİTİME DAHA ÇOK ÖNEM VE BÜTÇE AYIRMALIDIR
Almanya’da nitelikli insan gücümüzün artmasının önemini vurgulayan Ataşe Gürkan Avcı, “Bilgiyi üreten ve paylaşan güçlü nesiller yetiştirilmesinin, Türkçeyi ve Almancayı en güzel şekilde konuşabilen Türk çocuklarının ve gençlerinin yetenekleri doğrultusunda yönlendirilebilmelerinin, iki müttefik ülkenin Türkiye ve Almanya’nın dostluğu, başarısı, gelişmesi ve ilerlemesi için Türk toplumu olarak eğitime daha çok önem ve bütçe ayırmamız gerekmektedir” dedi.
AMACIMIZ HER YAŞTA EĞİTİME AÇIK BİREYLER YETİŞTİRMEKTİR
Ataşe mesajında daha sonra şunları kaydetti: “Kuşkusuz Ataşelik olarak, çocuklarımız ve gençlerimizin ruh ve beden sağlıklarının önemsendiği, araştırmaya, sorgulamaya açık, ezbercilikten uzak, bilginin takipçisi, araştırmacı, her farklı düşünceye ve inanca saygılı, demokrasiye ve evrensel değerlere inanan, hoşgörülü, erdemli ve ahlaklı ve her yaşta eğitime açık bireyler olarak yetişmeleri için en nitelikli eğitim anlayışını tüm proje, planlama, uygulama ve hizmetlerimizde yaygınlaştırmaya devam ediyoruz. Bu itibarla Ataşelik olarak öğrencilerimizin aldıkları bilgi ve eğitimi hayata geçirerek, davranış şekline dönüştürülebileceği bir bilinç almalarını çok önemsiyoruz. Öğrencilerimizin sadece sınavlarından aldıkları yüksek notlar başarıyı göstermemektir. Öğrencilerimizin hem derslerinden aldıkları notlar hem de kendilerini geliştirerek özgüvenli, ahlaklı ve çok yönlü olmalarını amaçlıyoruz. Okul hayatını bitiren çocuklarımızın kendi dilini, kültürünü, kimliğini, kişiliğini ve sorumluluğunu kazanan bireyler olarak toplumda yer almalarını arzu ediyoruz”
ANNE BABALAR TÜRK VE ALMAN OKUL AİLE BİRLİKLERİNDE AKTİF ROL ALSINLAR
Anne Babalarımızın gerek Türk Okul Aile Birliği Derneklerinde gerek Alman Okul Aile Birliklerinde aktif rol almasının çok önemli olduğunu da kaydeden Karlsruhe Eğitim Ataşesi, velileri aynı zamanda yönetim mekanizmalarına katılmasını ısrarla tavsiye ettiklerini vurguladı. Ataşe bir de çağrıda bulunarak şöyle konuştu: “Bunu çocuklarının geleceği açısından elzem olarak görmelerini istiyorum. Çocuklarımızın hem genel eğitimdeki başarısı hem de Türkçe derslerinde hedeflediğimiz yüksek katılım ve verimin yakalanabilmesi için velilerimiz Türk ve Alman okul aile birliklerinin yönetim birimlerinde görev almaları şart olmuştur. Bu nedenle velilerimize çağrımdır ki; çocuğunuz size veliler danışmanlığı seçimine ya da okul konferansı seçimine yönelik bir davetiye getirirse lütfen bu toplantılarda bulunmaya ve özellikle seçilmeye özel gayret gösteriniz”
ÇOCUKLARIMIZIN TÜRKÇE DERSİNDEN MAHRUM KALMASI BÜYÜK BİR KAYIP VE İHMALDİR!
Çocuklarımızın Türkçe dersinden mahrum kalması, ana dillerini bilmemesi, yeterince öğrenememesi büyük bir kayıp ve pedagojik bir sorumsuzluk olduğunun altını çizen Ataşe Gürkan Avcı, “Almanya’daki gençlerimizin çoğu Türkçeyi ancak ‘sokak dili’ şeklinde öğreniyor. Bu bir ihmaldir ki, Türkçeyi yazı dili olarak öğrenmesi için Türkçe derslerine katılması gerekmektedir. Anadilini iyi bilmeyen, dilbilgisi düzleminde öğrenemeyen çocuklar Almancayı da zaten nitelikli bir şekilde öğrenemiyor. Türkçe dersi ile çocuklarımız Türkiye’yi yakından tanıyarak Almanya ile olan ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerimizin geliştirilmesinde kendilerine düşen görevi yerine getirme bilincini de kazanmış olacaktır. Bu itibarla Türkçe dersine katılamayan öğrencilerimiz için talep edilirse ve gerekirse hafta sonları telafi – takviye Türkçe dersleri açacağız.
TÜRKÇE DERSİNİN NİTELİĞİNİ VE YAYGINLIĞINI ARTIRIYORUZ!
Bu minvalde Türkçe derslerinin öğrencilerce güncel, didaktik ve cazip görülmediğini şikâyetle bizlere yansıyan şikâyetleri gerek derslerde kullanacağımız materyaller, dersin muhteva ve sunum ve işleyişi açısından da kalitesini çok boyutlu olarak artırmakta sonuna kadar kararlı ve hazırlıklı olacağız”
VERİMLİ VE BAŞARILI BİR EĞİTİM YILI DİLİYORUZ
Ataşe mesajının sonunda şu ifadelere yer verdi: “Almanya’daki eğitim kurumlarında ve eğitim basamaklarının her kademesinde, iki dost ülkenin güçlü geleceğini emanet ettiğimiz, sevgi, sabır ve özveriyle görevlerini yerine getiren bütün öğretmenlerimize, öğrenci ve velilerimizle birlikte tüm eğitim bileşenlerimize bir kez daha başarılar diliyor, eğitim-öğretim yılının huzurlu ve verimli geçmesini diliyor, selam ve sevgilerimi iletiyorum”