Dalak yerine böbreğini aldılar iddiası..!!!

Almanya’nın Bremen kentinde yaşayan 18 yaşındaki Uçar, dalak ameliyatı olmak için gittiği klinikte böbreğinin alındığını ileri sürdü.

 

GÜLSÜM TAN/HASAN AKDOĞAN

Bremen kentinde yaşayan İstanbullu  aile  Durna ve Selçuk  Uçar’ın  oğlu 18 yaşındaki  Kerim Ramazan Uçar,  geçtiğimiz 4 Ekim 2017 tarihinde  hasta dalağı alınması için yattığı “Klinikum Bremen Mitte Prof.-Hess-Kinderklinik”  adlı çocuk kliniğinde yanlışlıkla sağlam böbreği alındığını  öğrenince şok yaşadığını söyledi.  KSV Vatanspor II takımında futbolcusu olan  K. Ramazan, irsi bir kan hastalığı (Kugelzellen anomie)  nedeniyle  bu ameliyatı olması gerektiğini belirterek, “Bana basit bir ameliyat olacağı hatta iki gün sonra taburcu olabileceğim dahi söylenmişti. Fakat ameliyattan sonra sağlığım daha da bozuldu. Günlerdir acı ve mide bulantısı çekiyorum.  Hakikati öğrenince şok oldum. Hayallerim başıma yıkıldı” dedi.

Organlar nasıl karıştırılabilir.
Yalnış bir organ ameliyatına engel olmak için ameliyattan önce koluna bir bant taktıklarını anlatan yakışıklı genç, ameliyattan sonra  acıdan bir türlü kendine gelemediğini,  morfin ile uyutulduğunu belirterek, “Ailemin beni ziyarete geldiklerini hissediyor fakat gözümü bir türlü açamıyordum. Bir şeylerin yalnış gittiğini sezinlemiştim. Bir iki gündür kendime geldim. Olayı öğrenince de internet araştırması yaptım. Gördüğüm fotoğrafta  dalak ve böbreğin karıştırılması imkansız görününüyor. Bu nasıl bir dalgınlık olabilir.  Ayrıca iyileşince dalak ameliyatı için tekrar tahtaya yatmam gerekiyor. İnşallah yine yalnışlık olmaz” dedi.  Yine de kendisini, hastalığı boyunca kendisiyle çok iyi ilgilenen ve her zaman  yanında olan bir ailesi ve yakınları olduğu için  çok şanslı hissettiğini belirten K.Ramazan,  hepisine çok teşekkür ettiğini söyledi.

Yalnış ameliyatı patoloji raporunda öğrendik
Olayı anlatan anne Durna Uçar, üç gün sonra gelen patoloji raporunda alınan dalak değil böbrek olduğunu öğrendiklerini belirterek, “Oğlumuzu doğduğundan beri getirdiğimiz bu klinikte böyle bir olayla karşılaşacağımız hiç aklımıza gelmemişti. Ailece büyük şok yaşıyoruz.  Neticeyi söylemek için oğlumuzun daha iyi olmasını bekledik” dedi. Doktorlar, böbreğin büyük olasılıkla yer değiştirmiş olacağından yalnışlıkla  alınmış olabileceğini söylediğini belirten üzüntülü anne, “İnanılır gibi değil. Ameliyattan önce ultrasonla  organ yeri tesbiti yapılması gerekirdi. Biz de olayı  polise intikal ettirdik.  Böbreğin oğluma ait olup olmadığını raporla bildirilmesini istedik. Polis, böbrek dahil elimizde bulunan tüm kayıtlara el koyarak araştırmasını sürdürüyor” diyerek  hastaneden şikayetçi olduklarını da söyledi.

Başka canlar yanmasın
Başlarına gelen olayla  kliniği daha dikkatli izlediklerini belirten  Durna Uçar,  sözlerine şöyle devam etti: “Oğlumum aynı hastalık nedeniyle 10 yıl önce dalağı burada küçültülmüştü. Zaman içinde tekrar büyüyen dalağı alınması gerektiğinden tekrar buraya getirmiştik. Çevremden olayı duyan arkadaşlar haklı olarak, sistemlerin çok lakayt olduğunu ve hastası olanlar hastasını  yakından takip etmesi gerektiğini de söylüyorlar. Ateş düştüğü yeri yakıyor.  İsteğimiz başka çocuklarımızda benzer vakalarla karşılaşmasın, karşılaşanda sessiz kalmayıp haklarını aramasıdır. Böylece doktorlar belki daha dikkatli olurlar .  Başka canlar yanmasın”.

-Avukata başvurduk
Yanlış ameliyatla oğlunun hayatı karartıldığını belirten baba  Selçuk Uçar, olayı yargıya taşımak amacıyla  zor olsa da Bremen’de davalarını üslenen avukat bulduklarını belirterek, “Başımıza gelenleri anlattık. Oğlumuzun geleceği önemli. Geriye dönüşü olmayan bir ameliyat hatası yapıldığından  davayı kazanma konusunda  avukattan olumlu yanıt aldık” dedi.

-Kliniğin sağlık skandalları bitmiyor.
Yeğenini ziyarete gelen Cüneyt Uçar ise, üzüntülerinin büyük olduğunu belirtti.  Adı geçen klinikte   yaşanan bu ilk vaka olmadığını belirten amca Uçar,” Bir bebek kaybolması, bir Türk çocuğunun boğaz ağrısı nedeniyle yattığı klinikte ertesi günü vefat etmesi ve yeğenimin yaşadığı olay ile son üç yıl içinde bildiğim bu üçüncü vakadır. Geriye dönüş olmadığına göre artık şimdiden sonrası önemli. Yeğenimin hayatını etkileyecek mesele bu. Bizde hakkını sonuna dek arayacağız tabiki” .