Sosyal yardım alanların canı sıkılacak

 

 

Yurt dışında yaşayıp da sosyal yardım alan Türkler, 1 Ocak 2018’den itibaren mercek altına alınacak. Uluslararası anlaşma kapsamında Türkiye’deki bankalarda parası, evi, işyeri, arsası veya otomobili olup olmadığı incelenecek. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’na (AGİT) üye 57 ülke arasında Otomatik Bilgi Transferi anlaşması imzalandığını belirten Sosyal Güvenlik Uzmanı Erhan Nacar, söz konusu anlaşma kapsamında sıkı denetimler yapılacağını söyledi. Nacar, bu çerçevede ülkeler arasında vatandaşın banka bilgileri dahil olmak üzere mal varlıklarının da öğrenilebileceğini, buna göre yıllarca para biriktirdikten sonra Türkiye’de yatırım yapan Avrupalı Türklerin, daha önce almış olduğu sosyal yardımdan dolayı bir işleme maruz kalabileceklerini bildirdi. 2016 yılında AGİT’e üye ülkeler tarafından alınan karar kapsamında anlaşmanın 1 Ocak 2018’den itibaren yürürlüğe gireceğini belirten Nacar, “Bilindiği gibi Almanya’da milyonlarca Türk vatandaşı yaşıyor. Almanya’da son 10 yıl içinde alınan sosyal yardım paralarının da işleme maruz kalacağı öğrenildi. Bu bilginin öğrenilmesi ile binlerce vatandaşın mağdur olacağı tahmin ediliyor” dedi.
Konuyla ilgili olarak Maliye Bakanlığı yetkililerinin bir açıklama yaptığını kaydeden belirten Erhan Nacar, şu açıklamayı yaptı: “Yetkililer, 1 Ocak 2018’den itibaren AGİT ülkeleri arasında yürürlüğe girecek olan Otomatik Bilgi Transferi Anlaşması öncelikle vergi kaçakçılığının önemli oranda önüne geçmek amacıyla imzalanıyor. Ancak Avrupa ülkelerinde yaşayan gurbetçi vatandaşlarımızın sosyal yardımlaşma parası aldıkları gerekçesi ile 10 yıl geçmişe dönük olarak yapılabileceği ifade ediliyor. Türkiye’ye ziyarete geldiklerinde içinde barınabilecekleri evlerinin dahi bilgi paylaşım kapsamında değerlendirileceği iddialarına karşılık, yurt dışında gurbetçi olan vatandaşlarımızın mağdur olmaması için bakanlığımız ne gerekiyorsa onu yerine getirecektir. Anlaşmaya göre üye bir ülkenin kendisinden istenmesi durumunda vatandaşlarının banka bilgilerini diğer üye ülkelere vermesi gerekecek. Bu imkan doğrultusunda yabancı ülkede sosyal yardım alıp Türkiye’de parası ve faiz geliri olanların haksız yere yardım aldıkları sonucuna varılacak.” “Mesela Almanya’dan sosyal yardım alan vatandaşlarımızın Türkiye’deki faiz gelirlerini beyan etmeleri durumunda haklarında cezai herhangi bir soruşturma açılmayacaktır. Böylece cezai sorumluluktan kaçınabileceklerdir. Bu konuda hususiyetle avukat, vergi uzmanı gibi yetkin kişilerden profesyonel destek alınmalı. Özellikle vatandaşlarımızın uygulama karşısında bilgilendirilmeleri noktasında başkonsolosluklarımıza bu konuda büyük görevler düşmektedir. Buna karşılık da vatandaşlarımızın konsolosluklarla daimi surette irtibat halinde olmalarında fayda bulunmaktadır. Uygulama sonrası meydana gelebilecek mağduriyetlerin giderilmesi noktasında da örneğin Almanya’daki gurbetçilerimizin Alman yargı makamlarına avukatlar aracılığıyla başvurmaları, hukuki haklarını sonuna kadar talep etmeleri gerekmektedir. Buna rağmen sonuç alınamaz ve iç hukuk yollarının tamamı da tüketilmiş ise bir başka seçenek vardır ki o da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmaktır. Olası bir mağduriyete karşı müracaat olunabilecek bir başka merci de Türkiye’nin bizatihi kendi yargı makamlarıdır. Unutulmamalıdır ki vatandaşı ile alakalı bilgi paylaşımında bulunacak olan Türkiye’dir. Haliyle mağdur vatandaşlarımızın Türkiye’ye karşı tazminat isteme hakları hukuk çerçevesinde mümkün olabilecektir.”

 

İHA