Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Aycı, yerli uçak motoru üretimine ilişkin, “THY Teknik’i bu anlamda önemli bir oyuncu olarak görüyoruz ve Türkiye’de uçak motoru imal edilmesi noktasında öncü olmak isteriz.” dedi.
Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, AA’nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği ve finans piyasası profesyonelleri ile buluştuğu platformu AA Finans Haberleri Terminali’nden (aafinans.com) canlı yayınlanan Finans Masasına konuk oldu.
THY’nin finansal sonuçlarına ilişkin soru üzerine Aycı, finansal sonuçların Türkiye ve THY için gurur vesilesi olduğunu belirterek, özellikle Türk Milleti’nin kendilerini zor günlerde yalnız bırakmadığını, THY’nin sadık bir yolcu kitlesinin olmasını geçen yıl yaşanılan olaylarda da görüldüğünü kaydetti.
Aycı, arkasında 50 bin kişilik THY ailesinin olduğunu ifade ederek, “Onlarla birlikte başardık. Stratejik planlar, önemli müzakereler yaptık. Her kademedeki arkadaşımızın emeğini, desteğini aldık. Sendikamızın desteğini aldık. Yönetim olarak, yönetim prensipleri açısından dinamik kapasite yönetimini sanırım sektörde en iyi uygulayan şirketlerin başında THY geliyor. Dinamik kapasite yönetimiyle hem destinasyonların hem de filoların optimizasyonunu yaptık.” diye konuştu.
Geçen yıl giderlerini yüzde 9 kıstıklarına dikkati çeken Aycı, gider ve maliyet kompozisyonlarının, eşdeğer havayollarıyla karşılaştırıldığında iyi bir yerde bulunduğunu, bu yıl da bunu iyileştirmeye devam ettiklerini, 2017 yılında giderlerinde yüzde 6’lık iyileştirme yaptıklarını söyledi.
“Artık uçak yetmiyor”
Aycı, 2016 yılında dünyada ve Türkiye’de zor bir yıl olduğunu belirterek, şunları dile getirdi:
“Türkiye turizmi bundan etkilenmişti ve yüzde 30’luk ziyaretçi sayısında azalmayla karşılaşmıştık. Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 75’i havayoluyla geliyor. Bunun bize ciddi etkisi olmuştu. Bu etkiyi üzerimizden kaldırmak için 3. çeyrek içerisinde uyguladığımız planlarla ve son çeyrekte yaptığımız başarılı optimizasyon çalışmaları, kapasite ayarlama çalışmaları, maliyet düşürme çalışmaları, tüm bunlar sene sonu toparlamamıza, sene sonunda önce bütün zararı silip süpürmemize sebep oldu. O dedikoduları haklı çıkarmadık, dedikodu yapanlar dedikodu yaptığıyla kaldılar.”
Kendilerine inanan ve güvenenleri mahcup etmediklerini anlatan Aycı, “İlk çeyrek zayıf geçince herkes şöyle birbirine baktı ama biz planlarımızdan emindik. ‘Nisanda yerde uçak kalmaz’ demiştik, nisanda yerde uçak kalmadı. Nisana gelince ‘Haziran gibi çift haneli büyüme rakamları geliyor’ dedik, öyle oldu. Arkasından uçak yetmemeye başladı. Artık uçak yetmiyor. Yani talep arzın ötesine geçti.” dedi.
Aycı, 2016 tasarruf ve kapasite yönetim planları çerçevesinde belli uçakları yere indirdiklerini ve eleştirilere maruz kaldıklarını anımsatarak, “Son çeyrekte gelen 386 milyon dolarlık kar yerden göğe kadar haklı olduğumuzu ispatladı. Bu iş dinamik kapasite yönetimiyle olur. Yeri geldiğinde arzı artırır, yeri geldiğinde arzı talebe göre ayarlarsınız. Önemli olan arz ile talep arasındaki dengenin sürekli gözetilmesidir. Bunu gözettiğiniz müddetçe son derece verimli üretirsiniz, giderlerinize de iyi hakim olduğunuzda artık yapmanız gereken ‘Ben neredelerden gelir elde edebilirim, hangi projelerle gelirlerimi artırabilirim?’ konusunda çalışmaya ve vizyonunuza bakar. Bunu hep iştiraklerle başardık.” şeklinde konuştu.
İlker Aycı, yeni açılan destinasyonlar, yolcuların olumlu reaksiyon vermesi, yıl içerisinde beklenmedik gelişmelere karşı çabuk adapte olup hemen tepki koymaları, hatta proaktif olup, tepkinin ötesine geçtiklerini anlattı.
“Amerika yolcumuzun yüzde 80’i transit geliyor”
Aycı, mart ayında getirilen uçaklardaki elektronik cihaz yasağına değinerek, şunları kaydetti:
“Mart ayında hiç beklenmedik bir şekilde laptop, cihaz yasağı geldi. Biz çok hızlı ve proaktif bir cevap verdik. Önce başarılı bir şekilde cihazları paketleyerek taşımaya başladık. 80 binin üstündeki cihazı 103 günde taşıdık ve bunlara zarar getirmeden yolcularımızı memnun ederek kendilerine teslim ettik. Aynı şekilde uçak içerisinde ‘free wi-fi’ ve business’a laptop verdik. Yeter ki misafirlerimiz bundan mutlu olsunlar. Şunu bilsinler; biz sizin mutluluğunuz, konforunuz ve güvenliğiniz için elimizden gelen ne varsa düşüneceğiz, üreteceğiz ve size sunacağız.
Bu konuda müsterih olun. Bunu çok da büyütmeyin. Hayatın tabii akışına aykırı olan tüm yasaklar er ya da geç yaşayamayıp yok olup gideceklerdir. 103 gün dayanabildi. Ondan sonra vize meselesi geldi. Sürekli bir şey geliyor. Hiç moralinizi bozmayın, enseyi karartmayın. Her birinin bir çözümü var. Amerika yolcumuzun yüzde 80’i transit geliyor. Neye üzülüyorsunuz? Geriye kalan yüzde 20 de zaten çoğunlukla uzun vadeli vize alıyor. Zaten transitteki büyümemizle vize alamadığı için gelemediği yolcu fazlasıyla telafi oluyor.”
“2018 için yaklaşık 7 bin istihdamı öngörebiliriz”
Aycı, dünyanın ve Türkiye’nin içinde bulunduğu bölgenin zor dönemler yaşadığını aktararak, “Ülkemiz de çok başarılı bir şekilde bütün bu zorlukların içerisinde yönetiliyor. THY bugün uluslararası yolcu taşımacılığı, yolcu profili bakımından 6. sırada. Türkiye ekonomisi, uçak sayısı, pazar payı dünyada ilk 6’da değil ama demek ki uluslararası yolcunun en çok tercih ettiği, güvendiği ve uçtuğu hava yolu sıralamasında ilk 6’dayız. Bu geldiğimiz noktayı çok iyi ifade ediyor.” diye konuştu.
2017’yi başarıyla kapatacaklarını dile getiren Aycı, “Her şey toz pembe değil. Dünyada önemli kur oynaklıkları var ve bu bölgemize yansıyor. Biz de bunu bir biçimde yönetiyoruz ve bilançonun kur etkileri hariç bakıldığındaki faaliyet karımızın rekor olduğunu görüyorsunuz. Bu anlamıyla faaliyet karının ortaya çıkması hepimiz açısından yüz güldürücü.” şeklinde konuştu.
Aycı, “2018’e dair istihdam olarak planlamamız şu anda ana kademede yaklaşık 3 bin, iştiraklerle bakıldığında 3 bin 500 çalışan. Ancak senenin iyi ve bu yıla benzer bir şekilde gitmesi halinde bunun 7 bin çalışana çıkabileceğini söyleyebilirim. Bunun yaklaşık yüzde 40’ı anonim ortaklığımız olur, yüzde 60-65’i iştiraklerimizde olur. 2018 için yaklaşık 7 bin istihdamı öngörebiliriz. Şaka yapmıyorum. 7 bin istihdam diyorum ve Türkiye’nin tek bir şirketinden bahsediyorum.” bilgisini verdi.
İşe alımlar için başvuruların yüzde 95’inin internet kanalı ile alınacağını belirten Aycı, şöyle devam etti:
“Biz bunu sosyal medyada duyuruyoruz, yayınlıyoruz. Arkadaşlarımız sosyal medya ve internet yoluyla bizi rahatlıkla takip edip başvurabilecek. Sınavla alıyoruz. Alımlarımızın çok büyük bir kısmı, yüzde 95’ten fazlası sınavladır. Sınavı geçtikten sonra da aramıza katılacaklar. Bir eğitim sürecinden geçecekler ve ondan sonra görevlerine dağılacaklar. Hem pilot, hem kabin memurları, hem teknisyen, hem diğer hizmetli görevlileri alacağız. Hem yurt dışında çalışan mahalli personel, yurt dışından başvuranlar olacak. Genç arkadaşlarımı, özellikle yeni mezunlarımızı bekliyorum. Türkiye’nin iyi üniversitelerinden gelen, Türkiye’de iddialı olan arkadaşlarımızı gelip THY’yi de o bilgi birikimleri ile bizde edinecekleri yeni tecrübelerle beraber omuzlayalım THY’yi. Gelsinler aramıza katılsınlar, bekliyorum.”
“Yerli uçak motoru imalinde öncü olmak isteriz”
İlker Aycı, HAVELSAN ile ilk yerli sivil uçak simülatörünü yaptıklarını, sivil uçak simülatörünün artık Türkiye’de üretilebilir hale geldiğini, iyi bir simülatör merkezi ile bölgenin eğitim merkezi olmak istediklerini ifade etti.
Aydın’daki uçuş akademilerini geliştirdiklerini, kendi bünyelerinde daha fazla pilot yetiştirmek için bu akademiyi desteklediklerini dile getiren Aycı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tamir-bakım kapasitesi kazanabileceğimiz motor shop ilgili görüşmelerimiz devam ediyor. Şimdi isimlerini veremem. Yeni motor shop kurabilmek, hatta Türkiye’de üretilecek yerli uçak motoruna destek vermek istiyoruz. Onlara sipariş vermek, ölçek oluşturmak isteriz. Buna talip olan gruplar var Türkiye’de. Çok takdir ettiğimiz gruplar bunlar. Yurt dışından da bu konuda istekli olan üreticiler var. Bu anlamıyla Türkiye’de iş birliğiyle üretilecek uçak motoru önemli.
Bu millî ve yerli konusunu iyi anlayalım. Her şeyi yerli ve millî yapıyoruz derken, ne olur, uluslararası ortaklıkları çöpe atmayalım. Burada ortaklıklarla gelişeceğiz. Her şeyi kendi ülkende üretmenin mantığı yok. Bazı şeylerin bir kısmı orada, bir kısmı burada üretilir. Ama birlikte bir ortak üretim tesisi kurulur ve burada yürür. Ben ortaklıkları değerli görüyorum bu anlamda. Onun da millî anlaşılması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’de üretim yapan, istihdam üreten, Türkiye’den patent alan, ihracat yapan şirketleri böyle görmemiz lazım.”
“Gayrimenkul şirketini 3. havalimanındaki ihtiyaçlarımız için kuruldu”
THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Aycı, THY’nin 50 bin lira nakit sermaye ile kurduğu THY Havaalanı Gayrimenkul Yatırım ve İşletme AŞ’ye ilişkin soru üzerine, konuya THY’nin vizyonu, ihtiyaçları doğrultusunda baktıklarını söyledi.
Üçüncü havalimanında yapacakları bazı işler olduğunu anlatan Aycı, değer zincirinde daha yukarı çıkmak istediklerini, THY’nin değişen dünyanın değişen zorunluluklarının farkında olduğunu, ihtiyaçlara göre yeni şirketler kurulabildiğini anlattı. Aycı, üçüncü havalimanındaki ihtiyaçlarına cevap vermek için bu şirketin kurulduğunu, çok yakında bölgede inşaatlarının görülebileceğini ifade etti.
Yakıt maliyetini ve borçları yönettiklerini vurgulayan Aycı, şunları kaydetti:
“Borçlanmamızın önemli bir kısmı uzun vadeli. Kısa vadeli borçların oranı bilançomuzda çok düşük, çok minimal… Öz sermayemizi güçlü tutmaya devam ediyoruz. Bugün 5,3 milyar dolar öz sermayeye ulaştık. Toplam aktif değerimiz 18 milyar doları geçti. Nakit değerlerimiz 2,8 milyar oldu.
Kaynak: AA