POLİS İMDAT HATTI 110

POLİS İMDAT HATTI 110
Geçtiğimiz günlerde UETD Stuttgart tarafından organize edilen bir sohbet akşamında önemli bir konuk vardı. Stuttgart Emniyet Müdürlüğü Stuttgart-Feuerbach Polis Merkezi Suçu Önleme Dairesi’nde görevli Başkomser Thomas Schembere, 600 evde hırsızlık gerçekleştiğini söyledi. Kendisinin birçok konuya açıklık getirmesi sırasında aklıma birşey geldi. Bizim vatandaşlarımız her konuda Polis İmdat hattını aramaya korktuklarını veya çekindiklerini düşündüm. Ayak üstü kendisi ile sohbet etme imkanı bulduğum Başkomiser Thomas Schembere bana kendilerinin ırk ve cinsiyet arımı yapmadan bu ülkede yaşayan vatandaşların güvenliğinden sorumlu olduklarını ve de Polis İmdat ihbar hattını aramaya çekinilmemeleri gerektiğinin altını çizerek bir konuya dikkat çekti evdeki her türlü ziynet eşyası, elektronik eşya ve bazı değerli eşyaların fotoğraflarını çekerek polise çok büyük yardımcı oluna bilineceğini vurguladı. Bu tür hırsızlık anlarında çalınan eşyaların fotoğraflarını göstermek şartıyla işlerinin daha da kolay olacağını ifade etmesi üzerine ben de sizlerle paylaşmak istedim. Bilhassa yaşlıların Telefonu dolandırıcılarına fırsat vermemesi gerektiğini, bu gibi durumlarda derhal telefonun kapatılması ve ardından da polis imdat aranmasını tavsiye etti.

EGONUZ SİZİ KÖR ETMESİN!
Bu yazımızda ilk önce ‘EGO’ konusunda sizleri aydınlatmayla başlayacağım. Çok geniş bir konu olmasına rağmen kısa tutmaya çalışacağım. Bu konuyu ele almamın tek nedeni çevremizde gördüğüm egosu yüksek olan çok sayıda insanın bulunmasıdır. Belki o kişiler kendisinin bu huyu da olduklarının farkında bile değiller. Bence bunun bir hastalık olduğuna inandığım bir konu. Çevremizde bu tip insanlara hayatın her alanında rastlamak mümkün. Ego, ben, benlik anlamına gelir. Kendisiyle ilgili sürekli bir takım özelliklerden bahseden bireylere egoist denir. Ego aslına bakarsak ben sizden üstünüm, ben basit biri değilim, beni küçümsemeyin psikolojisinin getirdiği bir durumdur. Yani ego kişide, farklı özellikleri oluşundan değil, eziklenme korkusundan doğan bir durumdur. Kişi, küçük, başarısız, beceriksiz olmadığını ispatlama çabasına girer. Bundan dolayı kendinden bahseder sürekli, iyi taraflarını dile getirmesi yanı sıra kötü yanlarını da iyi bir işmiş gibi yücelterek anlatır. Aslında hedefi kötü huylarını veya kötü işlerini temize çıkarmaktır. Eğer egonuz varsa biran önce ondan muhakkak kurtulmaya çalışın. Egosu yüksek insanların yaşamı sırasında başına gelebilecek birçok olumsuz olay çıkabilir karşısına. Bilhassa çevremizde egosu yüksek olan birçok işadamı ve yönetici var. Onlara buradan acizane seslenmek istiyorum. Biraz silkelenin ve kendinizi dev aynasında görmeyin. Aynaya bir bakın ve ben ne yapıyorum diye öz eleştiride bulunun.

GENÇ İŞADAMLARI KENDİLERİNE DİKKAT ETMELİ
Geçtiğimiz günlerde bir genç işadamıyla uzun uzun sohbet imkanı buldum. Kendisinin artık zaman ile mücadele verdiğini bana iletirken ben de aynı konuda kendisine dert yandım. Baktım ki bizim derdimiz stres. Özellikle 40-50 yaş arasında hayatının yükselme dönemini yaşayan iş adamlarında bunu ciddiyetle görüyoruz. Zamana karşı adeta yarışan gençler başarıya gitmek için başarının kademelerini bir bir tırmanırken bunun yanında da yeni iş kuruyorlar, bilgi becerilerinin üzerine yatırım yapıyorlar, bazı buna paralel gelen iş krizleri de buna eklenince ortaya çıkan ağır stresin bedelini kalpleriyle ödüyorlar. Onun için genç işadamlarına tavsiyem, bilgi ve becerilerinin üzerinde yatırımlara kalkışmasınlar, özellikle yeni iş kurmak için ciddi borçlanmalara giren gençler akabinde hüsranla biten bir işe kalkıştıkları için ciddi hastalıklara yakalanabiliyorlar desem doğru olur. Neden? Hayat çok kısa ve bence ayağımızı yorganımıza göre uzatmamız lazım. Unutmamamız lazımdır ki bizim bir ailemiz ve sorumluluklarımız var..

Kalın sağlıcakla…

Mustafa Karaman
Post Gazetesi BW Haber Müdürü