Güçlü bir gelecek için güçlü bir gençlik!

Güçlü olmak nedir sizce?
Peki güçlü müsünüz yoksa güç sahibi misiniz?

Muhtemelen bir çoğunuzun aklından mevki, unvan ya da varlık sahibi olmak geçmiştir.

Şaşırtıcı gerçek şu ki; “güçlü olmak” ile “güç sahibi olmak” farklı şeylerdir.
Gerçek anlamda güçlü olan insan dış dünyaya bakmadan, hiç bir mevki, makam, unvan ya da maddi imkâna sahip olmasa bile kendi iç dünyasını güçlendirendir.
Güçlü olmak, kendi iç dünyasını kontrol edebilmesi, kendini eğitmesi, geliştirmesiyle ilgili bir kavramdır.
Tam da bu noktada irademizin önemi ön plana çıkmaktadır.

Düşünün ki…
…yarın önemli bir sınavınız var: ders çalışmak mı, yoksa TV seyretmek mi?
…rejimdesiniz ve önünüz de iki seçenek var, sağlıklı olanı mı yoksa canınızın çektiğini mi yersiniz?

Zayıf, kontrolsüz ve zaaf sahibi insanlardan olmamak için doğru bir karar verip istikrar ile bu kararın arkasında durmalıyız.

İrademiz bize kendimizi kontrol edebilme yetkisini verir. Nefsimizi, isteklerimizi ve arzularımızı kontrol edebilir, cazip gelen yerine doğru olanı yaparız.
Bu da bizi daha güçlü yapar.

Şayet bunları gerçekleştirebilirsek Allah’ın izniyle güçlü olmaktan ziyade, gücü yönetenlerden oluruz.
Zaman güçlü olanın veya güce sahip olanın değil, gücü yönetenin zamanıdır.

Anthony Robbins, gücünü kendi içinden alan insanların beş ilkeye uygun bir hayat yaşadıklarını söyler:
1 – Duygularına hakim olurlar
2 – Fiziksel hakimiyetleri vardır
3 – Finansal durumlarını kontrol altında tutarlar
4 – İlişkilerinde kontrollü olurlar
5 – Zaman onların kontrolündedir.

Kendinize güvenin, iç dünyanızı güçlendirin, iradenize sahip olun.

Kalın sağlıcakla…

 

Yaren Sağanak