Hamburg Merkez Caminin kuruluşunun 50. Yıl kutlama törenişnde konuşan İGMG Genel Sekreteri Bekir Altaş, Euroislam, Liberal islam ve Alman islamı gibi terimleri kabul etmediklerini belirterek “Sadece okuyan değil, okutan bir toplum olmalıyız. Bizler göçmen değil, yerliyiz. Etnik köken ve dil bariyer olmaktan çıkmalıdır” dedi.
Erdal Altuntaş
HAMBURG – Hamburg Merkez Cami kuruluşunun 50. yılını görkemli bir törenle kutladı. Program, Aziz Avcı’nın Kurani Kerim okumasıyla başladı. Merkez Cami Başkanı Mehmet Karakaş evsahipliğinde yapılan Friedrich Ebert Halle’deki törene; Hamburg Din Hizmetleri Ataşesi Cahit Küçükyıldız, Milli Görüş (İGMG) Genel Sekreteri Bekir Altaş, İGMG Genel Başkan Danışmanı Ramazan Uçar, Kuzey Almanya İslam Toplumu (BİG) Başkanı Mehmet Karaoğlu, dernek başkanları, cami başkan ve imamları ile 8 yüze yakın vatandaş katıldı.
Merkez Cami, Hamburg’un ilk Türk derneği olarak 1968’de kuruldu. Sternschanze, Dammtor, Hansaplatz, Steindamm gibi değişik yerlerde hizmet verdikden sonra 1977 yılında Böckmann Str. 40 adresindeki şimdiki yeri satın alınarak cami hizmeti vermeye başlayan Merkez Cami, Hamburg’un en eski Türk camisi olarak biliniyor. 50. yıl töreninde, eski bir saunayı alarak ibadet yerine çevirmede emeği geçen ilk nesile teşekkür edilirken, vefat edenlere de dualar gönderildi. Camiyi ilk kuran ve yöneticilik yapanlardan hayatta olanlardan Mehmet Dikmen, Celal Yıldız, Hayrullah Şener, Ömer Çalkara gibi isimler de daha önce hazırlanarak gösterilen “50. Yıl Klibi”nde, caminin kurulma aşamasını ve anılarını anlattılar.
Yeni Beyazıt Cami İmamı Osman Çelik’in sunduğu programda ilk konuşmayı yapan Mehmet Karakaş Merkez Camiinin kuruluşundan bugüne kadar hizmeti olan ve emeği geçen herkese teşekkür etti. BİG Başkanı Mehmet Karaoğlu 50 yıllık süreçte ilk neslin çok iyi çalıştığına övgüler düzerek “50 yıl önce temeli atılan Merkez Camiden daha büyüğü yok Hamburg’da. İlk nesli örnek alıp, bizlerin de bayrağı hep ileriye taşıması lazım” dedi. Milli Görüş teşkilatının Hamburg’a bağlı 16 camisi olduğunu belirten Karaoğlu “Merkez Camimizde 560 talebe ders alıyor. Hedefimiz kurumsallaşmak. Hafızlıkdan tutun da her alanda ilerlemeliyiz. Şu anda camimiz olmayan 8 farklı bölgede ev dersimiz var. Bu demektir ki önümüzdeki 10 yıl içinde 10 yeni caminin daha açılmasına ihtiyaç var. Doktor, imam ve avukatlarımızın sayısını artırmalıyız. Hamburg’un kalbinde ihtişamlı bir külliye yapılmalı” dedi.
İGMG Genel Sekreteri Bekir Altaş ise camilerin; ibadet, sosyal yardımlaşma, eğitim ve öğretim yeri olarak islamın yayılmasında önemli rol oynadığına dikkat çekerek “Euroislam, liberal islam, Alman islamı gibi terimleri kabul etmiyoruz. Gönül köprülerini yıkmamızı, ümmetçiliği terketmemizi kimse bizden beklmesin. Camiler, hayrın yayılması ve şerrin yok olması için çok önemlidir. Hayatın her alanında sorumluluk taşımalıyız. Asıl sorumluluk caminin kapısından çıkınca başlar. Önden gidenler görevini yaptı ve bize teslim etti. Bizler de bunu daha ileriye götürmeliyiz” dedi. Sadece okuyan değil, okutan bir toplum olunması gerektiğine de vurgu yapan Altaş “Almanya’daki müslümanların şekillenmesi hepimizin elindedir. Vatan edindiğimiz bu topraklarda müslüman kimliğimizi korumamızda büyüklerimizin emeği çoktur. Bizler kendimizi göçmen olarak değil, yerli olarak görüyoruz. Etnik köken ve dil bariyer olmaktan çıkmalıdır. Bunu ispatlamak için de çok çalışmalıyız” diyerek konuşmasını bitirdi.
20 yıl BİG başkanlığı yapmış olan İGMG Genel Başkan Danışmanı Ramazan Uçar ise Hamburg’a ilk gelişinin gece 03:00’de olduğunu belirterek “Sabah 09:00’da ise babam beni alıp camiye bıraktı. Yani Hamburg’da ilk tanıdığım yerde daha sonra yatılı olarak medrese eğitimi aldım ve Şam Üniversite’ne gönderildim. Ondan sonra da 20 yıl başkanlığını yaptığım bu cami, islam toplumuna çok büyük büyük hizmetler vermiştir. 30’dan fazla hafız yetiştirmiştir. İlk helal sertifikasını çıkarıp, Hamburg hükümetinin İslamı resmi olarak tanımasını sağlayan anlaşma yapılmasına vesile olmuştur” diyerek anılarını anlattı. Merkez Cami’de yetişen ve Dünya Kurani Kerim okuma yarışması birincisi olan Mustafa Özcan Güneşdoğdu’nun okuduğu Kurani Kerim tilavetinden sonra diğer konuşmacılara söz verildi. Emeği geçenlere çiçek ve plaket verilmesinden sonra ise caminin yetiştirdiği öğrenciler ilahiler okuyup, semazen döndüler. Program dua ile sona erdi.