Hayattaki en zor değişimlerden birisi herhalde ‘alışkanlıkları’ değiştirmektir.
Bu satırları okurken hemen hemen hepiniz “dudaklarınızı büzüp , hıııı..” türü bir mimik sergiliyorsunuzdur sanırım.
Kimimiz akşam eve gelince çoraplarını hemen çıkarıp, ayaklarını masanın üzerine uzatıp, bir derin nefes alıyordur. Kimimiz evde sigara içmeyip, sadece balkonda veya kapı önünde bir fırt nikotin çekmeyi doğru olarak algılıyordur. Kimimiz de önüne konan yemeğin tadına bile bakmadan üzerine tuzu veya karabiberi dolduruyordur…
Örnekleri artırmak mümkün…
Çoraplarınızı masanın yanına koymamanız gerektiği eşiniz tarafından size acı ve tatlı defalarca söylenmiştir. Sigara içmemeniz size hatırlatılmış ve hatta bu konuda tatsız kavgalar bile yaşanmıştır.
Sizin bu iki örneğe de tepkiniz “ ya, off, herşeyime de karışılıyor, bi huzur yok, evde çocuk zarar görmesin diye yaz ve kış balkonda sigara içiyorum..” gibi olmuş olabilir veya olmayabilir de… bu kadar ‘özelinizi’ benden bilmemi beklemeyin.
Değiştiremedikleriniz için neden karşıdan gelen tepkilere sinirleniyorsunuz?
Her insanın çamaşırları kirlenir. Çamaşır yıkamak için yapılması gereken şey ise çamaşırları renkliler ve beyazlar diye ikiye ayırmaktır. Ondan sonra her grubu makinanın içine atıp DÜĞMEYE BASMAKTIR,.
Unutmayın düğmeye basmadığınız sürece çamaşırlarınız hep kirli kalır. Eşinizin veya başkalarının çamaşırlarınızı yıkamasına izin verdiğiniz sürece çamaşırın nasıl temizleneceğinizi ‘pratikte’ bilemezsiniz. Sadece kirliyi çıkarır ve temizi giyersiniz.
Bu haftalar, aylar ve de yıllar boyu hep tekrarlanır durur.
Erkeklerin bir çoğu eşleri hasta olduğu zaman evde genelde kaos oluşturuyorlar.
Sebebi: zamanında öğrenmediklerinden ve bazı ödevlerin sadece kadın görevi olduğuna inanmalarından..
Günümüz erkek modeli her ne kadar biraz değişti ise de genel tablo aslında çok az kımıldamadı. Yani hep aynı….
Buradan çıkan sonuç: Zamanında değişmek ve taşıdığınız kirliliklerden, istenmeyenliklerinizden arınmak için çamaşır makinasının düğmesine basın ve bunu tekrarlayın.
Burada cinsiyet ayrımcılığı yok, aynı şeyler sevgili hanımlar için de geçerli..
Üst başlık : İNSAN .
Eğitim ile ibadet arasındaki en büyük benzerlik bana göre tekrar ve tekrar ve tekrardır.. Yoksa insanoğlu hemen unutur!.. Bir kez abdest almakla tüm kirliliklerimizden kurtulamayacağımız için sürekli kalıcı arınma için tekrar ve unutmadan tekrar şart.
Biliyorum çok zor bir şeyden bahsediyorum burada… Ama YAŞAM bunu denemeye değecek kadar kıymetli değil mi?.. Tek seferlik bir kavramdan bahsediyorum burada: YAŞAM.. Herkesin bir hayatı var , ama farklı yaşam kaliteleri söz konusu.. Kalite ise yaşamın içeriği ile doğrudan ilişkilidir.
Umarım bu yazıdan sonra tüm beyler çamaşır makinasının önünde sıra olmazlar veya bu hafta çamaşır yıkama sırası bende sevgili eşim demezler .. Konu sadece ve sadece sizin çamaşırlarınız!
Mis kokulu günler dileğimle..
Dr. Zeynep Z. Göğüş