Ayşe Drebing serbest bırakıldı

Erdal Altuntaş
HAMBURG’lu aktivist ve aynı zamanda SPD Milletvekili Güngör Yılmaz’ın da asistanlığını yapan Ayşe Drebing, ifade vermek için gittiği İstanbul’da gözaltına alınarak polise ifade verdi. Hamburg Konsolosluğuna mavi kart çıkartmaya gittiğinde yakalama kararı olduğunu öğrendiğini belirten Drebing, yaşadıkları olayları sosyal medya hesabından paylaştı. Drebing’i yakalama kararı çıkmasına sebeb olan haberde, Facebook üzerinden Anadolu Ajansı’da (AA) çıkan „erken evlilikle“ ilgili bir haberine eleştirisel yorum yaptığı için hakkında dava açıldığı söylendi.
Yakalama kararı sonrası Türkiye’ye giderek teslim olan Ayşe Drebing, İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanında gözaltına alındığını belirterek „Durumu öğrenmek için ülkeme gittim ve teslim oldum. Hemen yakın karakola götürdüler ve çok kısa sürede ifademi alarak 2-3 saat sonra şartlı olarak gece yarısı serbest bırakıldım. Polisler çok çok iyi davrandılar“ dedi. Türkiye’de ikametgah adresi olmadığı için kendisi hakkında tebdir amaçlı yakalama kararı bulunduğu için ifadesi alındığını aktaran Drebing, 9 Kasım’da mahkemeye çıkarak ifade vereceği için hukuki süreçten dolayı Post Gazetesi’ne yaptığı açıklamada „Ben de bir anneyim ve çocuk istismarı konularında çok hassasım. Yazılarımı yazarken hep dikkat ediyorum. Milletvekili Güngör Yılmaz ve Türkiye Kadın Hakları Federasyonu Başkanı Canan Güllü’den aldığım destekle İstanbul’a giderek ifademi verdim. Bu paylaşımım erken evliliğe insani olarak verdiğim bir tepkiydi“ diyerek konu yargı sürecinde olduğu için detaylarına fazla girmenin hukuki açıdan doğru olmayacağını belirtti.
Konuyla ilgili AA’dan edindiğimiz bilgiye göre, Ayşe Drebing’in habere yaptığı eleştiriden değil, haberi yapan İzmir Editörü Meriç Ürer’e „yaratık“ diye hakeret etmesinden dolayı dava açıldığı öğrenildi. Konuyla ilgili mahkeme 9 Kasım’da İzmir’de yapılacak.
Ayşe Drebing’in yakalama kararı çıkmasına sebeb olan AA muhabiri Meriç Ürer imzalı „Erken yaşda evlilik“ haberinin tam metni şu şekilde

Erken yaşta evlenen kadın eşinin cezaevinden çıkacağı günü bekliyor. İzmir’de yaşayan bir çocuk annesi G.Ö, yargı reformunda kendileriyle ilgili bir düzenleme yapılması ve eşinin cezaevinden çıkmasını umut ediyor.

Tire ilçesinde yaşayan 22 yaşındaki G.Ö, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşiyle 2011 yılında tanıştıklarını bir sene sonra da 14 yaşında dini nikahla hayatlarını birleştirdiklerini söyledi. G.Ö, evliliğe ilk zamanlarda rıza göstermeyen ailesinin şikayette bulunduğunu, devam eden süreçte şikayetin geri alınmasına rağmen eşi hakkında “çocuğun cinsel istismarı” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından kamu davası açıldığını dile getirdi. Ödemiş 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 30 Aralık 2013’te eşi hakkında 11 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası verdiğini ancak tutuklamadığını belirten G.Ö, bu cezaya Yargıtay’da itiraz ettiklerini anlattı. Eşi ile 18 yaşına girdiğinde 2016 yılında resmi nikah kıydıklarını belirten G.Ö, 2017’de bir kızlarının dünyaya geldiğini, yerel mahkemenin kararından 7 sene sonra 2020 yılında Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin cezayı onadığını ve eşinin tutuklanmasına karar verildiğini söyledi. Eşinin mart ayında teslim olmasıyla tutuklandığını ifade eden G.Ö, bir aydır cezaevinde olan eşi ve onunla aynı durumda olan kişiler için yapılacak bir düzenlemeyi umutla beklediklerini belirtti.

“Kızımı ‘baban çalışmaya gitti’ diye oyalamaya çalışıyoruz”
G.Ö. eşinin bir an önce çıkmasını istediklerine değinerek, şunları kaydetti: “Kızım ‘babam ne zaman gelecek, babam nerede’ diye soruyor. Cevap veremiyoruz. Çok küçük. Anlatamıyoruz. ‘Baban çalışmaya gitti’ diye oyalamaya çalışıyoruz. Yarın öbür gün ne cevap vereceğiz. Bu şekilde kanun olmaz. İstediğim eşimin eve gelmesi ve bu cezanın iptali. Yanımızda olmaları lazım. Virüsten dolayı görüşler kapatıldı. Hiç yüzünü görmedim. Telefonlaşıyoruz. Psikolojisi bozulmuş durumda. Bu duruma anlam veremiyor. ‘İstiyorsan beni beklemek zorunda değilsin, önüne bak’ diyor. Ne desin artık. 35 gün oldu cezaevine gireli. 35 gündür çocuğunu görmedi. Meclis tatile gireceği için bizimle ilgili düzenlemenin 45 gün sonraya kaldığını duyduk vekillerden. ’45 gün sonraya kaldın’ nasıl diyeyim eşime. Dışarıda bir şekilde vaktimizi geçiriyoruz ama dört duvar arasında olanlara nasıl anlatalım. Her tarafta tahliye haberleri var. Psikolojik olarak kötü durumdayız. Çok umutlanmıştım. Aile olarak güzel bir haber bekliyorduk. Güzel bir haber alamayınca çok üzüldük. Biz bu mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz. Çünkü yatılması gereken 7,5 sene var içeride.”