Murat Pehlivan /Essen
Ruhr Veliler Birliği göçün 60. yılında büyük ozan Neşet Ertaş’ı anarken, WDR Televizyonu Ruhr Veliler Birliği çatısı altında faaliyet sürdüren Ruhr Halk Müziği Birlik Korosu çalışmalarından görüntü çektiler, göç ile ilgili röportaj yaptılar. Veliler Birliği ayrıca görev süresi biten Türkiye Cumhuriyeti Essen Başkonsolosu Şener Cebeci’ yi de davet edip bir de plaket takdim etti.
Başkan yardımcısı Ahmet Değirmenci’nin sunumuyla büyük ozanımız Neşet Ertaş’ın da aramızdan ayrılışının dokuzuncu yıldönümünde saygıyla anıldı. Birlik korosunun şefi Kazım Birlik ve solistler Elif Yıldırım, Yelda Arslaner ve Orhan Şener bu anlamlı günde Neşet Ertaş’ın türkülerini seslendirdiler. Birlik Korosu da ayrıca Anadolu motiflerinden oluşan ezgiler ile geceyi renklendirdi.
T.C. Essen Başkonsolosu Şener Cebeci görev süresinin tamamlandığı bugünlerde Ruhr Veliler Birliği, Ruhr Türk Halk Müziği Birlik Korosunun ve Başkan yardımcısı Mehmet Kapyapar’ın hazırlamış olduğu özel bir sunum ile bir veda programı düzenleyerek kendisine bir plaket ile özverili çalışmalarından dolayı dernek adına teşekkürler iletildi.
CEBECİ : BU PROGRAM ANILARIMDA ÖZEL YERDE OLACAK
WDR Televizyonun dört kişi ile gelip uzun saatler takip ettiği programda Başkonsolos Cebeci kendisi için ayrıca yapılan program için teşekkür ederken ” inanılmaz duygulu anlar yaşıyorum. Görevimiz gereği farklı ülkelerde görevler yapıyoruz. Bu sayede uzun süregelen dostluklar da kurabiliyoruz. Tıpkı Essen şehrinde ki dostluklar gibi. Şahsıma yaptığınız bu veda töreni anılarında çok özel yeri olacak bir program oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Başta Kazım Hocamız ve Ali Sak Hocamız olmak üzere Türk kültürünü yaşatan bu koroyu kurup yaşattığınız için teşekkür ediyorum. Bundan sonra da güzel işlere imza atacağınızdan şüphem yok ifadelerini kullandı.
SAK : TÜRKÜ ANADOLUNUN KÜLTÜRÜDÜR
WDR Televizyonu muhabirlerinin sordukları soruları yanıtlayan Ruhr Veliler Birliği Başkanı Ali Sak, daha sonra gazetemize açıklamalarda bulundu. Sak ” Bana dediler ki burada toplanıp kendi dilinizde müzik yapıyorsunuz. 60 yıldır burada olan toplum halen kendi kültürünü yaşatmaya çalışıyor. Bunu nasıl değerlendirirsiniz…? Dedim ki Türkü Anadolunun kültürüdür. Bizler Anadolu topraklarında sevincimizi, hüznümüzü türküler ile anlatırız. Ben sekiz yaşında Almanya’ya geldim. Babam bu kültür ile bizi büyüttü. Kendisi madende kanser hastalığına yakalandı ve vefat etti. Bizler burada okuduk, büyüdük, güzel meslekler edindik. Ama Türküler gibi bizim için önemli kültür ve geleneklerimizi unutmadık, unutamayız. Bu da Almanya’ya kanımca zenginlik katıyor” ifadelerini kullandı.