“Givors Türk Kültür Festivali”ne katılanlar, Türk kültürünün korunması ve gelecek nesillere aktarılması için bu tür etkinliklerin önemli olduğunu söylüyor.
Fransa’nın Lyon kentinde bulunan Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DİTİB) bağlı Givors Fatih Camisi Derneğince düzenlenen “Givors Türk Kültür Festivali”ne katılanlar, Türk kültürünün korunması ve gelecek nesillere aktarılması için bu tür etkinliklerin önemli olduğunu söylüyor.
AA muhabiri, Lyon’da bulunan DİTİB’e bağlı Givors Fatih Camisi Derneğince düzenlenen “Givors Türk Kültür Festivali”nde dernek görevlileri ve misafirlerle konuştu.
Givors Fatih Camisi Derneğinin Kadın Kolları Başkanı Zeynep Dayangaç, “Givors Türk Kültür Festivali”nin 2 yıldır devam ettiğini ve yurt dışında kendileri için büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirterek, bütün Türklerin bir araya geldiğini ve festivalden 6 ay önce çalışmalara başlandığını anlattı.
Festivalde altyapının tamamen kadınlara ait olduğunu aktaran Dayangaç, ürünlerin çoğunun kadınların el emeğiyle hazırlandığını dile getirdi.
Dayangaç, Givors halkına da festivaldeki emekleri için teşekkür ederek, yurt dışında yaşasalar da dernek olarak gelecek nesillere Türklerin kültürünü ve dinini unutturmamak için çalıştıklarını vurguladı.
“Dinimizi, kültürümüzü unutturmamak için her şeyi yapıyoruz. Gençliğimizin kültürümüzü unutmaması, Türk ne demek onun ne olduğunu unutmaması için onlara bırakacağımız bir miras aslında bu.” diyen Dayangaç, kültürlerini daha güzel yerlere getirip çocuklara aktarabilmek için gelecek sene daha büyük bir festival yapmayı umduklarını söyledi.
Dayangaç, dernek olarak kadınlar arasında düzenli programlar yaptıklarını, yardıma ihtiyacı olanlara destek olduklarını, bazen caminin ihtiyacını karşıladıklarını, kadınlara ve çocuklara yönelik özel dersler verdiklerini de anlattı.
Givors Fatih Camisi Derneği üyesi Sevim Yerlikaya Uyar, bu etkinliğin ikinci büyük festival olduğunu kaydederek, 1992’den bu yana hizmet verdiklerini ve Türk toplumunun bir aidiyet duygusu yaşaması için faaliyetler yürüttüklerini söyledi.
Uyar, hafta sonu dil eğitimi ve Türkiye Maarif Vakfıyla ortaklaşa Türkçe dil dersleri gibi faaliyetler yürüttüklerini belirterek, Lyon’da çok fazla yabancı olduğunu ve her yıl bir kere yapılan festivalle de Türk kültürünün tanıtıldığını dile getirdi.
Festivalin büyük emek isteyen bir etkinlik olduğunu aktaran Uyar, bunun toplumun birlikteliğini gösterdiğini de vurguladı.
Uyar, derneğe bağlı kadın kolları olarak düzenli görüşmeleri olduğunu ve sosyal projelerle yardım faaliyetleri yürüttüklerini, uzmanlar aracılığıyla çeşitli konularda eğitim seminerleri de düzenlediklerini kaydetti.
20 bin kişi misafir edilecek
Givors Fatih Camisi Derneği Genel Sekreteri ve Festival Sorumlusu Yasin Fide de festivalin çok güzel geçtiğini, halihazırda festival alanında 3 bine yakın ziyaretçi bulunduğunu, günlük ortalama 10 bin kişiyi ağırlayarak 2 günde toplam 20 bin kişiyi misafir edeceklerini söyledi.
Fide, 1992’de küçük bir yerde kurulan derneğin dini, kültürel ve milletlerarası entegrasyon faaliyetleriyle ilgilendiğini ve 300’e yakın üye ve gönüllüyle açık havada en büyük festivallerden birini düzenlediklerini dile getirdi.
Festivali ziyaret eden Ersin Yılmaz da aslen Afyonkarahisarlı olduğunu, babasının Fransa’ya gurbetçi geldiğini, kendisinin Fransa’da doğup büyüdüğünü ve inşaat sektöründe çalıştığını anlattı.
Yılmaz, dernek tarafından düzenlenen festivale katılmaktan çok mutlu olduğunu dile getirerek, “Vatan hasreti gideriyoruz, mutlu oluyoruz. Kardeşlerimiz, Müslümanlar burada toplanıyor. Türk vatandaşları burada toplandıkça biz gurur duyuyoruz, mutlu oluyoruz.” ifadesini kullandı.
Her yaz 2 ay tatillerini Türkiye’de geçirdiklerini belirten Yılmaz, “Burada doğup büyüsek de vatan sevgimiz var. Çocuklarımız da ne kadar Türkiye’ye uzak olsa vatan sevgisiyle yetişiyor.” dedi.
“Türklerin bir arada olması çok gurur verici”
31 yıldır kuaför olarak çalıştığını aktaran ve festivalde standı bulunan Hakkı Kılınç, Türklerin toplanmasının çok iyi bir duygu oluşturduğuna işaret ederek, Türk, Arap ve Fransız fark etmeksizin herkesi festivalde ağırlamak istediklerini söyledi.
Kılınç, kardeşliği geliştirmek için burada olduklarını kaydederek, “Türklerin Türkiye’ye 3 bin 200 kilometre uzaklıkta bir arada olması çok gururlu bir şey, o yüzden gururluyuz.” diye konuştu.
Festivalde standı bulunan cam sanatçısı Ferhat Özdemir, mesleğe 15 yaşında İstanbul’da başladığını ve 2008’den bu yana işini Almanya’da sürdürdüğünü anlattı.
Özdemir, bu festivale ilk kez geldiğini ve ortamın mükemmel olduğunu vurgulayarak, Akdeniz’e gitmiş gibi hissettiğinin ve vatandaşların da festivale ilgisinin çok iyi olduğunun altını çizdi.
Festivali ziyaret eden ve 3 yaşındayken Fransa’ya geldiğini ifade eden Fatma Ulusoy, festivalin çok büyük ve ünlü olması nedeniyle farklı bir bölgeden ziyarete geldiklerini söyledi.
Yaşadıkları bölgedeki Meyzieu Camisi’nde de kermes gibi faaliyetler yürüttüklerini aktaran Ulusoy, aynı bu şekilde gençlere yönelik etkinliklerle camilerini büyüteceklerini anlattı.
Ulusoy, ilk kez bu festivale geldiğine ve her yaşa uygun aktiviteler olduğuna işaret ederek, festivale yoğun ilgiden dolayı zor yer bulduklarını belirtti.
Gurbetçi olarak Türkiye’yi çok özlediklerini ve sevdiklerini kaydeden Ulusoy, Türk kültürünü görmenin, Fransızlarla ve Araplarla bu kültürü paylaşmanın bir onur ve gurur olduğunu vurguladı.
Ulusoy, burada özledikleri gibi Türkçe konuştuklarını, Türk yemekleri ve kıyafetlerini görebildiklerini belirterek, duygulandıklarını ve özlem duyduklarını dile getirdi.