T.C. STUTTGART BAŞKONSOLOSLUĞU İFTAR YEMEĞİ VERDİ

Stuttgart Başkonsolosu Makbule Koçak Kaçar, “İslam dininde iftar sofrası, sadece bir yemeğin paylaşıldığı an değil; aynı zamanda dayanışmanın, cömertliğin, mütevazılığın ve birlikteliğin en güzel şekilde tezahür ettiği mübarek bir buluşma noktasıdır. İftar, farklılıkların anlamını yitirdiği, kardeşlik bağlarının güçlendiği özel bir zaman” olduğunu söyleyerek 14 Mart Tıp Bayramı’nı da kutladı.

Advertisements

MUSTAFA KARAMAN
STUTTGART- Her yıl gelenekselleşen ve Türkiye’nin Stuttgart Başkonsolosluğu tarafından verilen iftar daveti Stuttgart-Killesberg’de bulunan BIGChefs Restoran’da verildi. Verilen iftar davetine başta ev sahibi T.C. Stuttgart Başkonsolosu Makbule Koçak Kaçar olmak üzere Ataşeler, Stuttgart Büyükşehir Belediyesi Sosyal İşler, Sağlık ve Uyum konularından sorumlu Belediye Başkanı Dr. Alexandra Sußman, Stuttgart Belediyesi Entegrasyon Sorumlusu Gari Pavkovic, Baden-Württemberg Eyalet Hükümeti Antisemitizm Sorumlusu Dr. Michael Blume, Stuttgart Fuar (Messe) CEO’su Roland Bleinroth, Bosna Hersek ve Kosova Başkonsolosları ile Dünya Boks Şampiyonu Fırat Arslan, Dünya Kick Boks Şampiyonu Gökhan Arslan, Süryani Ortodoks Kilisesi Piskoposu Habip Önder, DİTİB, İGMG, ATF, VİKZ, İGBW, ATİB, DTİK, ATGİAD, MÜSİAD, EUBA, DESBİR temsilcilerinin yanı sıra bölgede faaliyet gösteren STK dernek yöneticileri ile spor, eğitim, sağlık, siyaset, iş çevresinden seçkin davetliler ile Türk Doktorları katıldılar.

GELECEK BİRLİKTE İNŞA EDİLİYOR
İftar programı Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Daha sonra T.C. Stuttgart Başkonsolosu Makbule Koçak Kaçar misafirleri bu davete katıldıklarından dolayı teşekkürlerini iletti. Türk toplumunun Almanya’ya uyumu ve yasalara saygılı şekilde, kendi kültürünü koruyarak, gelişimi ve başarısında Türk sivil toplum kuruluşları önemli rol oynadığına dikkat çeken Başkonsolos Koçak Kaçar, “Almanya Türk toplumu gerek burada yaşayan sizlerin gerek Alman dostlarımızın söylediği gibi artık Almanya’nın ayrılmaz bir parçasıdır. 65 yıla yakın süredir, ticarette, sanayide, siyasette, akademide ve sanatta sayısız başarılara imza atan Türk toplumu, misafir değil, Almanya’nın geleceğini birlikte inşa eden vatandaşlardır artık” dedi.

AŞIRICILIK ENDİŞE VERİCİ
Son yıllarda Avrupa genelinde yükselen aşırı sağ akımlar, ayrımcılık, antisemitizm, İslam karşıtlığı ve her türlü aşırıcılığın sadece Türk toplumunu değil, tüm toplumu endişelendirmekte, birlikte yaşam kültürüne zarar vermekte olduğuna vurgu yapan Başkonsolos Makbule Koçak Kaçar, “Türk toplumu, Alman dostlarımızla birlikte, toplumsal barışa ve demokratik değerlere sahip çıkmanın hayati önemde olduğunun farkındadır. Irkçılığa, İslam karşıtlığına, antisemitizme, her türlü ayrımcılığa ve aşırıcılığa karşı ortak bir duruş sergilemek, hepimizin sorumluluğudur. Bu bağlamda tıpkı antisemitizm konusunda olduğu gibi, İslam karşıtlığı ve diğer ayrımcılık türleri ile mücadele bakımından çalışmalar yapılması önemlidir” ifadelerine yer verdi. Koçak Kaçar, “Türk dini kuruluşlarının, İslam’ın doğru şekilde öğretildiği, dinimizin hoşgörü ve insan sevgisi mesajının vurgulandığı mekânlar olmaları münasebetiyle, aşırıcı akımlardan gençlerin korunması bağlamında çok önemli rolleri vardır. Nitekim Türk toplumu İslam’ı hiçbir şekilde temsil etmeyen radikal akımlara her daim karşı durmuştur. Türk toplumu tarafından kurulan ibadethaneler, dernekler, spor kulüpleri, bugün sadece Türk toplumuna değil sonradan ülkeye gelen pek çok farklı etnik kökenden insana da hizmet etmekte, yeni gelenlerin entegrasyonuna önemli katkılar sunmaktadır. Tüm derneklerimizin bu bağlamda bulundukları yerlerdeki belediyelerle daha yakın çalışmasının önemli olduğuna inanıyorum” dedi.

ADALET VE BARIŞ İLE TIP BAYRAMI
Stuttgart Başkonsolosu Makbule Koçak Kaçar, “Küresel güç dengeleri değişirken, savaşlar, çatışmalar ve krizler insanlığın ortak geleceğini tehdit ediyor. Ukrayna’dan Orta Doğu’ya, Afrika’dan Asya’ya kadar birçok bölgede devam eden çatışmalar, barışın ne kadar kıymetli olduğunu bizlere bir kez daha hatırlatıyor. Ramazan ayını idrak ettiğimiz bu günlerde, Türkiye barışın, birlikteliğin ve insani dayanışmanın öncü ülkelerinden olmayı sürdürmektedir. Adaletin, güçlü olanın keyfi kararlarıyla değil, evrensel hukuk ve insan hakları çerçevesinde sağlanabileceğini savunmaya devam etmektedir. Bu kutsal ayda, diplomatik girişimlerimiz yoğunlaşırken, küresel krizlerin çözümüne yönelik üstlendiğimiz roller ve artan insani yardımlarımız, Türkiye’nin Ramazan’ın ruhunu sınırlarımızın ötesine taşımasını sağlamaktadır. Bu vesileyle Gazze’de Ukrayna’da ve tüm çatışma bölgelerinde, adaletli bir barışın tesisini diliyorum” diyerek 14 Mart’ın Türkiye’de Tıp Bayramı olması nedeniyle tüm doktorların 14 Mart Tıp Bayramını kutladı. Daha sonra Sağlık ve Uyum konularından sorumlu Belediye Başkanı Dr. Alexandra Sußman ile doktorları temsilen dalında sayısız ödül sahibi Nefrolog Prof. Dr. Ferruh Artunç birer selamlama konuşması yaptılar.


 

Advertisements