MEHMET ALİ TOPCU
ROTTERDAM – Tilburg yakınlarındaki Gilze- Rijen Belediye Başkanı Volkskrant gazetesine verdiği mülakatta, kentte yaşayan Türklerin tamamının ‘kaçak ve yasal olmayan olaylardan’ haberdar olduğunu ancak sessiz kaldıklarını iddia etti.
Gilze-Rijen Belediye Başkanı Jan Boelhouwer’a bir mektup gönderen Hollanda Türkler için Danışma Kurulu İOT, belediye başkanının Türkler hakkında yaptığı açıklamaları geri almasını istedi. Kısa bir süre önce Türk kökenli milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk tarafından kurulan DENK Partisi ise, İçişleri Bakanı’na yazılı soru önergesi vererek, belediye başkanının görevden istifa etmesini istedi.
İOT mektupta, belediye başkanının Türkler hakkındaki söylemlerini geri almasını, değilse mahkemeye başvuracaklarını açıkladı.
İOT Başkanı Emre Ünver imzalı mektupta şu sözlere yer verildi: “Türk uyuşturucu örgütü üyelerinin PvdA’ya üye olup listedeki bir adayı grup başkanı olarak seçtirmeye çalıştıklarını söylüyorsunuz. Diyorsunuz ki: 2400 Türk’ten her biri parayı nerden kazandıklarını biliyorlar. Kanuni veya kanun dışı. Sadece bilmekle kalmıyor, hepsi de susuyor. Susmak bir kültür olmuşve susmak zorundalar.”
İOT mektubunda, belediye başkanının suçlamalarına yer verilerek bu suçlamalarla Türk toplumuna zarar verildiği ve belediye başkanının yaptığı yanlışı düzeltmesi istendi.
Öte yandan DENK Partisi Milletvekili Tunahan Kuzu, belediye başkanının insanları damgalayan açıklamalarda bulunmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. DENK Partisi Milletvekili Selçuk Öztürk de belediye başkanının açıkça özür dilemesini ve görevinden istifa etmesini istedi.
Volkskrant’ın Brabant bölgesindeki iki belediye başkanı ile yaptığı röportajda dikkat çekici iddialar var. Belediye başkanları mafyanın bölgede etki alanının gittikçe büyüdüğünü, belediyeleri baskı altına aldığını ve belediye başkanlarının tehdit edildiğini söylediler.