Köln Barosu avukatlarından Mustafa Kaplan, NSU terör örgütüne atıfların yer aldığı bir elektronik postayla ırkçılar tarafından ikinci kez tehdit edildi.
Almanya‘da Köln Barosu avukatlarından Mustafa Kaplan, “NSU 2.0” başlıklığıyla Nasyonel Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne atıfların yeraldığı bir elektronik postayla ırkçılar tarafından ikinci kez tehdit edildi. Avukat Kaplan, çarşamba günü mail adresine gönderiler tehdit içerikli posta hakkında AA muhabirine açıklamada bulundu. Alman komedyen Jan Böhmermann davasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatlığını da üstlenen Kaplan, son gönderilen mailde ilki gibi Türklere yönelik tehditlerin yer aldığını kaydetti. Kaplan, “Bu mailde Türklere ve ailelerine karşı şiddet uygulanacağı, çocukların kaçırılıp tecavüz edileceği, evlerin kundaklanacağı ve insanların öldürüleceğine dair tehditler savruluyor. Saçma isteklerin yanı sıra 10 milyon avro, bitcoin para birimi olarak isteniyor. Bu maili ben tehditvari bir mail olarak değerlendirdiğim için rahatsız oldum.” dedi. Son yıllarda üstlendiği davalar nedeniyle sık sık rahatsız edici mektup ya da mesajlar aldığını ancak şimdiye kadar suç duyurusunda bulunmadığını ifade eden Kaplan, son gelen elektronik postaların çok farklı olduklarını, daha agresif ve tehdit edici içeriğinin olduğunu belirtti. NSU davasındaki müdahil avukatlardan Seda Başay’a ırkçı ve tehdit içerikli yazı gönderilmesiyle, kendisine gönderilen mesaj arasında bağlantı olduğunu düşündüğünü kaydeden Kaplan, “Bu mesajların aynı kişilerce gönderildiğini tahmin ediyorum ve bundan dolayı Köln savcılığına suç duyurusunda bulundum.” diye konuştu. Nazi Almanya’sı döneminde Alman ordusu için kullanılan “Wehrmacht” ismiyle açılan bir elektronik posta hesabından ikinci defa benzer tehdit maili aldığını aktaran Kaplan, “Geçtiğimiz salı günü bu konu basında yer aldı ve çarşamba sabahı erkenden aynı hesaptan yeniden bana tehdit içerikli mail geldi ve bunu da savcılığa bildirerek soruşturmanın başlatılmasını istedim.” ifadelerini kullandı. Avukat Kaplan, istenirse suçlu ya da suçluların hemen bulunabileceğini dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu: “Dijital bir dönemde yaşıyoruz. Cep telefonumla nerede bulunursam bulunayım polis ve savcılık istedikten sonra bunu bulabilirler. Savcılık bunu öğrenmek ve bulmak istediği takdirde araştırıp bulurlar ve gözaltına bile alabilirler. Sadece istemek gerekiyor. İstenince bulunabilir ve gerekli sanıklar hakkında dava açılabilir. Bunun sonuçlanması sadece Almanya’da yaşayan Türkler açısından değil Alman toplumu açısından da önemli.” Alman hükümetinin Nazilere karşı hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Kaplan, “Öyle bir durumdayız ki artık biz Almanya’daki polislere bile güvenemiyorsak, o zaman durumumuz gerçekten çok vahim. Askeriye içerisinde Nazilerin olduğu ortaya çıktı. Son haftalarda da polis teşkilatında da Nazi örgütleri olduğu ortaya çıkıyor ve bu beni çok rahatsız ediyor.” dedi.