Müslüman Kadınlar Sosyal Hizmet Federasyonu’ndan (SmF) Federal Hükümete Çağrı:
„Irkçılıkla Mücadele Geri Planda Kalmamalı – Müslüman Sosyal Hizmet/Refah Kurumları Güçlendirilmeli”
Köln – Müslüman Kadınlar Sosyal Hizmet Federasyonu (SmF-Bundesverband) Başkanı Ayten Kılıçarslan imzasıyla Federal Almanya Başbakanı ve kabine üyelerine gönderilen açık mektupta, ırkçılıkla mücadelenin zayıflatıldığına, İslam karşıtı ayrımcılığın yeterince ele alınmadığına ve Müslüman sosyal hizmet/refah kuruluşlarının yapısal olarak dezavantajlı durumda bırakıldığına dikkat çekildi.
Mektupta üç temel alan vurgulandı:
- İslam karşıtı ırkçılıkla kararlı mücadele
- Müslüman sosyal hizmet/refah yapılarının sürdürülebilir biçimde güçlendirilmesi
- Ayrımcılıkla mücadele yasasının (AGG) kamu kurumlarını da kapsayacak şekilde reforme edilmesi
Başkan Ayten Kılıçarslan basına yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Antisemitizm, İslam karşıtı ırkçılık ve grup temelli her türlü insan düşmanlığı, aynı kararlılıkla mücadele edilmesi gereken olgulardır. Toplumsal hassasiyet oluşturmek için bu olgular arasında rekabet olmamalı – nefretin ve dışlamanın her türüne karşı ortak bir duruş sergilenmelidir.”
“Açık ve çoğulcu toplumumuz, özgürlükçü-demokratik düzenimizin temelidir. Bu düzeni korumak isteyen herkes, toplumun tüm üyelerini ayrımcılığa karşı eşit şekilde korumalıdır. Almanya’da yaşayan, çalışan ve topluma katkı sunan milyonlarca Müslüman da bunu haklı olarak beklemektedir.”
Mektubun tam metni:
„Sayın Başbakan, Sayın Kabine Üyeleri,
Yeni hükümet döneminde ırkçılıkla mücadeleye dair önemli sorumlulukların görünürlüğünü ve siyasi güvencesini kaybettiğini endişeyle izliyoruz. Federal Irkçılıkla Mücadele Sorumluluğu kaldırılmış, yerine ne yeni bir kişi atanmış ne de kurumsal bir yapı oluşturulmuştur. Aynı şekilde, İslam karşıtı ayrımcılıkla mücadeleye dair somut çalışmalar hükümet politikalarında neredeyse hiç yer bulamamaktadır.
Almanya çapında faaliyet gösteren Müslüman bir sosyal hizmet/refah örgütü olan Müslüman Kadınlar Sosyal Hizmet Derneği (SmF) olarak, Almanya’daki Müslümanların – özellikle kadınların – deneyimlerini, ihtiyaçlarını ve taleplerini temsil ediyoruz. Bu sorumlulukla, Federal Hükümet’ten ırkçılıkla mücadelede net bir siyasi duruş ve Müslüman yapıların güçlendirilmesine yönelik somut adımlar atılmasını talep ediyoruz.
Öncelikli taleplerimiz şunlardır:
- İslam karşıtı ırkçılık açıkça tanımlanmalı ve kararlılıkla mücadele edilmelidir
İslam karşıtı ırkçılık; sosyal medyada, sokakta, eğitim ve iş hayatında, hatta kamu kurumlarında dahi yaygın biçimde yaşanmaktadır. Özellikle başörtülü Müslüman kadınlar bu ayrımcılıktan orantısız şekilde etkilenmektedir. Hanau, Halle ve Münih’te yaşanan saldırılar, İslam düşmanı nefretin ölümcül sonuçlar doğurabileceğini açıkça göstermektedir.
Bu nedenle,
- Bağımsız Müslüman Düşmanlığı Uzmanlar Kurulu’nun önerilerinin gecikmeden hayata geçirilmesini,
- Almanya İslam Konferansı’nın (DIK) sürekli ve güçlü bir platform olarak desteklenmesini,
- Federal Hükümet’in İslam karşıtı dışlanmalara karşı açık bir tutum almasını,
- Özellikle Müslüman kadınları hedef alan ayrımcı kıyafet yasaklarının kaldırılmasını talep ediyoruz.
- Müslüman sosyal hizmet/refah kurumları sürdürülebilir şekilde desteklenmelidir
Müslüman kuruluşlar, çocuk ve gençlik hizmetlerinden yaşlı bakımına, eğitimden sağlığa kadar sosyal altyapının birçok alanında vazgeçilmez hizmetler sunmaktadır. Ancak bu kurumlar, yapısal olarak dezavantajlı konumdadır. Destek programları çoğunlukla geçicidir, başvuru süreçleri karmaşıktır ve kurumsal eşitlik sağlanmamıştır.
Bu nedenle,
- Müslüman sosyal hizmet/refah örgütlerine yapısal ve uzun vadeli kamu desteği,
- Destek başvurularındaki bürokratik engellerin kaldırılması,
- Müslüman kuruluşların sosyal yardım sisteminde eşit düzeyde tanınması,
- Mevcut pilot projelerin kalıcı hale getirilmesi ve kapsamının genişletilmesini talep ediyoruz.
Bu adımlar, demokratik toplumumuzun temel ilkeleri olan seçim özgürlüğü, görünürlük ve eşit katılım açısından belirleyici öneme sahiptir.
- Ayrımcılıkla mücadele yasası etkili bir şekilde reforme edilmelidir
Mevcut Genel Eşit Muamele Yasası (AGG), özellikle kamu kurumlarında yapısal ayrımcılığa karşı yeterli koruma sağlamamaktadır. Bu nedenle, çok sayıda uzman kurumun taleplerini destekliyor ve aşağıdaki reformların yapılmasını öneriyoruz:
- AGG’nin kamu sektörünü de kapsayacak şekilde genişletilmesi
- Hedef gruplara özel ayrımcılıkla mücadele danışmanlıklarının yasal güvence altına alınması
- Müslüman ve göçmen kökenli öz örgütlerin, federal ve eyalet düzeyindeki ayrımcılıkla mücadele yapılarıyla etkili biçimde bütünleştirilmesi
Çağrımız:
Müslümanlar, Almanya’daki en büyük ikinci dini topluluğu oluşturmaktadır. Onların perspektiflerinin, ırkçılıkla mücadele, sosyal hizmetlerin desteklenmesi ve siyasi katılım alanlarında görünür ve etkili şekilde temsil edilmesi gerekmektedir. Antisemitizm, İslam karşıtı ırkçılık ve her türlü insan düşmanlığı aynı kararlılıkla ve ciddiyetle ele alınmalıdır.
Federal Hükümet’ten beklediğimiz, ayrımcılıkla mücadele stratejisinin kamuoyuna açık şekilde duyurulması, Müslüman aktörlerin sürece aktif biçimde dâhil edilmesi ve güven verici siyasi kararlılık sergilenmesidir. Güven, sembolik jestlerle değil; somut, etkili ve uzun vadeli önlemlerle sağlanır.
SmF olarak, bilgi birikimimiz, tecrübemiz ve iş birliği irademizle; çeşitliliğin, adaletin ve toplumsal dayanışmanın hâkim olduğu bir gelecek için katkı sunmaya hazırız.“
Federasyon, mektubun ekinde taleplerini daha kapsamlı bir şekilde tanımladı:
„Bir Müslüman sosyal hizmet/refah örgütü olarak sesimizin Federal Hükümetçe duyulmasını istiyoruz. Hedefimiz; eşit yurttaşlar olarak tanınmak, yapısal ayrımcılığa dikkat çekmek ve toplumdaki ayrışmaları önlemektir. Demokrasi, sivil toplumun katılımıyla yaşar – biz çözümün parçasıyız ve deneyimimizle katkı sunuyoruz.
13 Maddelik Talep Listesi:
- Müslüman sosyal hizmet/refah yapılarının güçlendirilmesi
- Sosyal hizmetlerde Müslüman kuruluşlara özel destek
- Kalıcı kamu finansmanına dâhil edilmeleri
- Başvuru prosedürlerinde engellerin kaldırılması
- Özellikle çocuk-gençlik çalışmaları, yaşlılara hizmet ve güçlendirme alanlarında eşitlik
- Kadın sığınma evleri ve danışma merkezleri
- Müslüman kadın kuruluşlarının destek sistemine dâhil edilmesi
- Hedef kitleye özgü ve ait kurumlar tarafından kadın sığınma evlerinin ve danışma hizmetlerinin yürütülmesinin desteklenmesi,
- Kültürel hassasiyet taşıyan, çok dilli danışmanlık hizmetlerinin genişletilmesi
- Toplumsal cinsiyet eşitliği
- Katılımı artırmaya yönelik özel destek programları
- Müslüman kadınların siyasette, kamu yönetiminde ve iş dünyasında görünürlüğü
- Erkeklerin ve babaların bakım sorumluluğuna dâhil edilmesi
- İslam karşıtı ırkçılıkla mücadele
- Uzmanlar kurulunun önerilerinin uygulanması
- Ayrımcı kıyafet yasaklarının kaldırılması
- Almanya İslam Konferansı’nın (DIK) güçlendirilmesi
- Devletin İslam/Müslüman düşmanlığına karşı açık bir tavır alması
- AGG Reformu
- Eşitlik yasasının kamu kurumlarını da kapsaması
- Hedef gruplara özel danışma merkezlerinin yasal güvence altına alınması
- Müslüman ve göçmen öz örgütlerin sistematik olarak sürece dâhil edilmesi
- Eğitimde adalet
- Çok dilliliğin ve kültürel çeşitliliğin eğitim sisteminde desteklenmesi
- Çeşitli kökenlerden öğretmenlerin artırılması
- Ayrımcılık karşıtı müfredatın hazırlanması
- Siyasi eğitimin güçlendirilmesi
- Demokrasiyi koruma ve toplumsal uyumu güçlendirme
- Nefret, ayrımcılık ve dezenformasyona karşı net önlemler
- Herkes için siyasi eğitim
- Kadınlar, gençler ve yeni vatandaşlara yönelik kolay erişilebilir destekler
- Sosyal konut politikası
- Sosyal konut yatırımlarının artırılması
- Çok kuşaklı ve geniş aile yapılarının dikkate alınması
- Boş binaların sosyal amaçlarla değerlendirilmesi
- Ayrımcılığa duyarlı konut politikaları
- Uyum kurslarına erişimin kolaylaştırılması
- Katılımı kolaylaştıracak düzenlemeler
- Kırsal bölgelerde yeni kurs sağlayıcıların onaylanması
- Müslüman kuruluşların resmen tanınması
- Dijital kursların yaygınlaştırılması
- Gönüllülüğün teşviki
- “Menschen stärken Menschen” gibi programların kalıcı desteklenmesi
- Göçmen öz örgütlerin tanınması
- Gönüllülük için vergi muafiyetlerinin artırılması
- Sağlık sisteminde eşitlik
- Kültürel çeşitliliğe duyarlı sağlık hizmetleri
- Yurt dışı diplomalarının tanınması
- Hedef gruplara yönelik sağlık eğitimi
- Hamilelik danışmanlığı
- Müslüman kuruluşların bu alanda da danışmanlık sunabilmesi
- Dinî hassasiyet taşıyan, erişilebilir hizmetlerin teşviki
- FGM/C (Kadın sünneti) mağdurlarının korunması
- FGM/C’nin yol açtığı zararların bakım ihtiyacı olarak tanınması
- Uzman doktorların iltica süreçlerine dâhil edilmesi
- Rekonstrüktif cerrahilerin kamu tarafından finanse edilmesi
- Ülke genelinde özel danışma merkezlerinin kurulması
- FGM/C’nin müstakil bir iltica gerekçesi olarak tanınması
Sonuç olarak
Toplumun karşı karşıya olduğu sorunlar, güçlü ortaklıklar ve adil katılım ile aşılabilir. Müslüman öz örgütler toplumun kenarında değil, merkezinde yer almakta ve çözüm süreçlerine aktif katkı sunmaktadır. SmF olarak, siyaset, kamu yönetimi ve sivil toplumu birlikte çalışmaya davet ediyoruz.
İletişim:
SmF-Bundesverband – Müslüman Kadınlar Sosyal Hizmet Federasyonu
Luxemburger Str. 181-183, 50939 Köln
Tel: +49 221 789 97 380
E-Posta: info@smf-verband.de
